Erkek erkeğe, kadın kadına antrenör(2)

Kadına ‘sözle, elle, gözle…’ içeriği ne olursa olsun, gerçekleşecek her türlü ‘tacizin’ önüne geçebilmek için İslam esaslarını uygulamak...

Kadına ‘sözle, elle, gözle…’ içeriği ne olursa olsun, gerçekleşecek her türlü ‘tacizin’ önüne geçebilmek için İslam esaslarını uygulamak, Müslümanlığımızın (inancımızın) gerekliliğini yerine getirmek gerekiyor. Hayatın her aşamasında olduğu gibi egzersiz ve sporda da durum farksız değil. Öyle olmasa, toplum bu denli ahlâki çöküntüye uğramaz, spordaki ‘taciz/cinsel istimal’  konusu da bilimsel konulara malzeme olmazdı! Bu hususta Belçika’da bulunan Hıristiyan Üniversitesi Leuven’de bayan sporcularına yapılan anket sonuçlarındaki ‘tecavüz’ oran rezaleti, Formula 1’de kadın modellerin yasaklanmasının  ‘Ahlak olmadan ne kültür ne de ekonomi olmayacağını’ anlayışının neticesi olduğu ve benzer birçok araştırmanın sonuçlarını bu satırlara yansıtmıştık. Buna rağmen, halen ‘Kadına erkek sporcuya antrenör/eğitmen…’ ataması, toplumu ‘manevi’ erozyona uğratan anlayış görevine devam ediyor ise, iyi niyet taşımayan  o anlayışı kendi haline bırakmamak gerekiyor…

Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyuruyor; “Erkek erkeğin, kadın kadının avret yerine bakamaz. Bir örtünün altında erkek erkeğin, kadın da kadının tenine dokunamaz.” Hz. Âişe (r.a.) anlatıyor; “Allah ilk muhacir kadınlara rahmet eylesin. Allah, ‘Başörtülerini yakalarının üzerine kadar salsınlar.’ (Nur, 24/31) âyetini indirince, onlar (dışarıda giydikleri uzun elbiselerinin) kenarlarından kesip (elde ettikleri parça ile) derhâl başlarını örttüler.” Sevgili Peygamberimiz, ‘Bedenin senin üzerinde hakkı var’ buyuruyor. Bedenin örtünmesi hukukî bir zorunluluğun ya da dini bir sınırlamanın ötesinde fıtri ve ahlaki bir davranıştır. Erdemli bireyler yetiştirmenin ve sağlıklı bir toplum inşa etmenin yolu, küçük yaşta verilen ahlâk ve değer eğitiminden geçmektedir. Allah (cc) buyuruyor; ‘Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına (bir ihtiyaç için dışları çıktıkları zaman) dış örtülerini üstlerine almalarını söyle. Onların tanınması ve incitilmemesi için en elverişli olan budur. Allah bağışlayandır, esirgeyendir (Ahzâb, 33/59) (Kaynak; Diyanet İşleri Başkanlığı/Hadislerle İslam-Beden Mahremiyeti)    

Hüseyin Aslan (Spor Bilimcisi); “Gerek antrenman prensipleri, gerekse inancımız açısından olması gereken, bayana bayan, erkeğe erkek antrenördür. Kişilerin psikolojik yapıları farklı farklıdır. Bir bayanın bulunduğu ortamda, erkek psikolojik olarak rahat hareket edemez, bir erkeğin bulunduğu ortamda ise bayan rahat edemez. Hangi spor branşında olursa olsun, sporcunun antrenmanda rahat hareket etmesi gerekir. Türkiye’de erkek veya bayan antrenör sıkıntısı yoktur. Tüm illerdeki Beden Eğitimi ve Spor Bölümlerinde bayan ve erkek antrenör yetişmektedir. Bayan antrenörün bulunduğu yerde niçin kız çocuklarını erkek antrenör eğitsin ki? Bu kadar antrenör bolluğu içerisinde hemcinslerine göre antrenör verilmeyip de, tersi durumun uygulanması, Türk toplumunun ahlâkını bozmak için planlanmış bir projenin ürünüdür? Farkına varmıyoruz ama, bu işin görünmeyen yüzüne baktığımızda, siyonist güçlerden tutun da, İslam’ı çökertmek için mücadele eden tüm gruplar, bunun üzerine oynamaktadır.  Ahlakı çökerteceksin ki, inanç zayıflasın. Bu yolda sporu kullanıyorlar…” 

Hüseyin Avni Yücel (Antrenör); “Erkeğin hassasiyetini kadın, kadın hassasiyetini de erkek bilemez. Bayan sporcular hassas bir yapıya sahipler. Erkek antrenörler tarafından istismar edilebilecek aşırı antrenman programları sonucu erkekleştirilmiş bir bayan ortaya çıkar ki, bu cinsiyet değiştiren bir erkeğin kendisini bayan hissetmesi gibidir. Ne ruh, ne duygu ne de anatomik hassasiyet kalır. Kız evladı anasının, erkek evladı ise babasının halinden anlar. Aynen antrenörler gibi… Psikoloji, anatomi, hormon yapısı, duygu ve düşüncelerinden tutun da, sergileyeceği performansa kadar böyledir, böyle biline. Hadi, dört büyük futbol kulüpleri bir bayan futbolcu alsın da görelim, vesselam…”

Bu vesileyle Cuma günümüz Bayram olsun inşallah…

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Paris Olimpiyatları, Hera tapınağı ve Gazze katliamı… 19 Nisan 2024 | 32 Okunma TFF’ye yabancı başkan (mı!) 17 Nisan 2024 | 99 Okunma Seçim sonrası CHP’li belediyeler, özel gereksinimli bireyler ve spor 14 Nisan 2024 | 41 Okunma Sporla gençliğimiz ve geleceğimizi kâbusa dönüştürmeyelim!.. 12 Nisan 2024 | 53 Okunma Bayramlar... Gazze... Süper Kupa... Vefat... 10 Nisan 2024 | 47 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar