Türkiye, engelini unutturdu…

Suriye… Yahudi ve Hıristiyan anlayışının yansıması olan zulmün, mazlumların büyük imtihana tabi tutulduğu coğrafya. Ve bölgenin en zor anında, sevgi ve şefkatle bölgeye yardıma koşan Türkiye....

Suriye… Yahudi ve Hıristiyan anlayışının yansıması olan zulmün, mazlumların büyük imtihana tabi tutulduğu coğrafya. Ve bölgenin en zor anında, sevgi ve şefkatle bölgeye yardıma koşan Türkiye. Vicdanların nasırlaşmaması adına, tüm dünyaya örnek olacak davranışıyla, Hakk’ın ve halkın yanında olma düşüncesiyle, bölge yardımlarını sürdürüyor. Gün oluyor Suriye’ye yerinde müdahale, gün oluyor yaşam şartları ağırlaşan bölge insanını ülkemize getirerek, ‘insanlık’ dersi veriliyor. İşte o hayat hikâyelerinde bir tanesi de Suriyeli 13 yaşındaki Zeynep Sido’nun hayatı. Ayakları tutmadığı için, yürüme güçlüğü çeken savaş mağduru Sido’nun hayatı, Bağcılar Belediyesi Hizmet Bültenine yansıyınca, bugünkü yazımızın konusu oldu. Gerek ülke olarak gerekse belediye gibi kamu ve özel yerlerde neler yapılacağını en anlamlı örneği olabilecek bir hayatın/iyiliğin yansıması.

EMEKLEYEREK GELDİ, YÜRÜYEREK ÇIKTI 

“Akşemsettin İköğretim Okulu 7. sınıfta okuyan 13 yaşındaki Zeynep Sido, Suriye’deki savaş mağduru bir ailenin çocuğu. Doğuştan yürüme engelli olan Zeynep’in sırt ve bacak kaslarında güçsüzlükler ile ayaklarında içe basma problemi var. Elleri ve dizleri üzerinde emekleyen Zeynep, annesi olmadan ne oturduğu yerden kalkabiliyor ne ayakta durabiliyordu. Tuvalet ihtiyacından okula götürülmesine kadar bütün işleri annesinin yardımıyla gerçekleşiyordu. 

“Maddi imkânsızlıklar ve ilgisizlik nedeniyle Zeynep, bugüne kadar tam anlamıyla bir tedavi göremedi. Kızlarının büyüdükçe artan sıkıntılarına çare arayan Suriyeli aileye Bağcılar Belediyesi kapılarını açtı. Bağcılar Belediyesi Şehit Mehmet Selim Kiraz Kültür Merkezi Spor Salonu’nda, spor eğitmeni Ayşe Aydın’a teslim edildi.” 

“Zeynep’e hocadan öte abla şefkatiyle yaklaştığını söyleyen Ayşe Aydın, tedavi sürecini şöyle anlattı: “Zeynep, 6 ay önce buraya annesinin kolları arasında geldi. Oturduğu yerden kalkamıyordu. En önemlisi çok mutsuz ve motivasyonu düşüktü. Kendisiyle konuşmaya başladım ama yüzü bir türlü gülmüyordu. Öncelikli olarak moralini düzeltmemiz gerekiyordu. Spora başladıktan sonra morali yerine geldi. Spor ortamındaki diğer üyelerle iletişim sağladıkça morali artmaya başladı. Zeynep’in özgüveni artınca gerisi çorap söküğü gibi geldi. Zeynep’e fizik tedavisi uyguluyoruz. Alt ve üst kısmındaki refleksler zayıftı; sağ kolunda his kaybı, sol ve sağ ayağında içeri basmalar vardı. Biz bunları klinik fitness yaptırarak toparladık. Artık destek almadan, kimseye tutunmadan yürüyebiliyor.” 

MUHACİRE ENSAR OLMAK…

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Paris Olimpiyatları, Hera tapınağı ve Gazze katliamı… 19 Nisan 2024 | 30 Okunma TFF’ye yabancı başkan (mı!) 17 Nisan 2024 | 99 Okunma Seçim sonrası CHP’li belediyeler, özel gereksinimli bireyler ve spor 14 Nisan 2024 | 41 Okunma Sporla gençliğimiz ve geleceğimizi kâbusa dönüştürmeyelim!.. 12 Nisan 2024 | 52 Okunma Bayramlar... Gazze... Süper Kupa... Vefat... 10 Nisan 2024 | 47 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar