Futbolda farkındalığın ismi; Damlaspor

Ülke futbolunun içine düştüğü çıkmaz ‘Avrupa futbolunun en borçlu üçüncü ülkesi’ açıklamasıyla bir kez daha tescillendi. Bir o kadar, yabancı futbolcu konusunda bacasız...

Ülke futbolunun içine düştüğü çıkmaz ‘Avrupa futbolunun en borçlu üçüncü ülkesi’ açıklamasıyla bir kez daha tescillendi. Bir o kadar, yabancı futbolcu konusunda bacasız ‘fabrika’ durumuna geçtiği bir döneme, haklı olarak herkes bir yorum getiriyor. Ortada bir problem var ama, taşı kuyudan çıkarmak için çabası olan da yok. Sonuç getirmeyen arayış ve düşüncenin üstesinden gelinmesi, sürece açıklık getirecek ‘örneklerin’ dikkate alınmasıyla mümkün. İşte onlardan biri Damlaspor. Öyle ki, 23 yıllık kulübün Kurucu Başkanı Ali Hışıroğlu İstanbul Üniversitesi Edebiyat mezunu. Ali Ağabeyimiz ile gerçekleştirdiğimiz ve bizlerde hoş bir seda bırakan söyleşimizi, bugün siz değerli okuyucumuzla paylaşmak istedik. Dileriz, şu mübarek Cuma günü, taşla birlikte ‘futbolumuzu’ da kuyuya düşürenlere ders olur; 

“1994 yılında yola çıktığımızda gayet masum bir dilekle hareket ettik. Amacımız, çevremizdeki gençlere hizmet etmek, onların elinden tutmaktı. Zaman içerisinde Damlaspor gençlik hareketi öyle bir hal aldı ki, şu anda 600’ü aşkın öğrencisine sahip ve birçok profesyonel ve milli sporcu yetiştirdik. Zeytinburnu ilçesinde yer alan Damlaspor, bir amatör spor kulübü maksadını taşımakla birlikte, çok daha kucaklayıcı, çok daha geniş konum, misyon ve vizyona sahip…

FUTBOL, EDEBİYAT VE ŞİİRDEN FARKLI DEĞİL 

“Futbol bende çocukluktan bugüne bir meraktı. Bunun ötesinde şiir, hikâye, roman gibi edebiyatın bütün dalları ayrıca benim ilgi alanım içindeydi. Futbolu edebiyat ve şiirden farklı görmüyorum. Çok meşhur tabiriyle, bir temaşa sanatıdır. Biz bunu bizzat yaşamaya çalışan insanlarız. Futbolu, şiir ve sanat ile birleştiren bir zihniyete sahibiz. Sanat sanat için olmalı ki, toplum içinde olabilsin, rahmetli Üstad Necip Fazıl’ın tespiti. Futbola araç olacaksa, önce bir futbol olmalı. O niteliği, keyfiyeti kazanmalı ki topluma faydalı olsun. Önce spor veya futbol kendi içinde olgunlaşmalı, olması gereken yanları ve yönleriyle kâmil olmalı ki, faydalı olsun. Yoksa diğer türlü daha çok, kervanın gölgesinde giden (afedersiniz) it de, kendini kervandan sanırmış. Onun gibi, toplumun gölgesinde yürüyen bir sürü, faydalı olduğunu söyleyen şahıs ve kurumlar var. Ama faydalı değil, bizzat zarar verdiklerini müşahede ediyoruz. Futbol son derece etkili sanat dalı. Çocukların ve gençlerin sevdası. Futbol felsefesini ortaya koymak gerek. Doğru düşünce olmadan, doğru faaliyet de olmaz. Futbolla ilgili doğru düşüncenin analizi ortaya koyulması lazım. Yoksa kısmi, birtakım atılım ve projeler meydana gelir ki, zaman içinde birbirleriyle çelişir. Çalışmaların belli bir ana gayeye bağlanması lazım. Üstad Necip Fazıl’ın buyurduğu gibi ‘Bütün dalların birleştiği kök’. Sanat, edebiyat, iktisat, ekonomi, aklımıza gelecek bütün toplumsal dalların birleştiği bir kök olması gerekiyor. Halk için, toplum için dediğimiz, metafizik dediğimiz ötelere, ahiret duygusuna dayanan, düşüncesine dayanan faaliyet içindeyiz… 

DAMLASPOR SADECE 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sürdürülebilir ‘özel gereksinimli’ spor faaliyetleri ve TFF örneği 21 Nisan 2024 | 28 Okunma Paris Olimpiyatları, Hera tapınağı ve Gazze katliamı… 19 Nisan 2024 | 38 Okunma TFF’ye yabancı başkan (mı!) 17 Nisan 2024 | 99 Okunma Seçim sonrası CHP’li belediyeler, özel gereksinimli bireyler ve spor 14 Nisan 2024 | 41 Okunma Sporla gençliğimiz ve geleceğimizi kâbusa dönüştürmeyelim!.. 12 Nisan 2024 | 53 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar