Vahşi ve saldırgan Galatasaray

Dün geceki Gençlerbirliği maçı bir kez daha gösterdi ki eğer Galatasaray, evinde oynuyor ve de rakip kendisinden kalite olarak alttaysa rakibini darmadağın ediyor. Bunun temel sebebi; çok iyi oynamaları değil, çok saldırgan, coşkulu ve doğru olmasa da hızlı oynamaları. Bir de ellerinde Belhanda gibi kapasitesi çok üstlere çıktığında çok önemli yıldız haline gelebilecek bir oyuncuları var.
Galatasaray, maça golle başladı. Gomis aldı, sahada demarke pozisyondaki Mariano'ya bıraktı. G.Birliği sol beki yerini kaybetmişti, Mariano da bekletmeden vurdu ve gol oldu. Aslında bu dakikadan sonra 10-15 dakika Galatasaray manasız işler yapmaya başladı. G.Birliği sağlı-sollu geldi, pozisyonlar buldu. Ama koskoca maçta G.Birliği'nin doğru oynadığı 10-15 dakikalık bölümdü bu. Sonra kontrolü G.Saray yine ele aldı ve devrenin sonlarına doğru Maicon'la adeta maçı bitirdi. Duran topta bir Süper Lig kalecisi, kalesini o şekilde terk etmez. Hopf hatalı terk etti, Maicon da bence maçı bitirdi.
İkinci yarı her şey G.Saray'ın kontrolündeydi. Birbirinin kopyası gibi iki gol buldular. İlkinde maçın yıldızı Belhanda, Eren'in pasıyla sağdan girdi ve Gomis'e 'al da at' dedi, o da attı. İkincisinde de Eren girdi, Tolga'ya 'al da at' dedi, o da iyi vurdu. Sonuçta Galatasaray'ın gerek puan gerekse moral olarak kazanması gereken maçtı ve gereğini yaptılar.
Gençlerbirliği için iyi şeyler söyleyemeyeceğiz. İyi takım değiller, düşebilirler. Yedikleri gollerde ciddi defansif hatalar yaptılar.
Ben hakem Serkan Çınar'ı genelde beğenirim. Dün gece de iyiydi ama Galatasaray lehine verdiği penaltıya katılamıyorum. Gençlerbirliği oyuncusu Claro'nun kolu kapalı, mesafe yakın ve şut çok sert. Bence penaltı kararı doğru değil.