Postmodern bir katliam plânı!

Geçen gün batının hal-i pürmelalini yazmıştım. Batının dünyayı nasıl bir felakete sürüklediğini, Potmodern bir katliamlar için birtakım senaryolar hazırladıklarını...

Geçen gün batının hal-i pürmelalini yazmıştım. Batının dünyayı nasıl bir felakete sürüklediğini, Potmodern bir katliamlar için birtakım senaryolar hazırladıklarını yazmıştım. İki gün süren bir yazıydı.

Bugün yeni bir haber geldi. Ötanazi yanlısı görüşleriyle bilinen ve “ölüm doktoru” olarak adlandırılan Avustralyalı Philip Nietsckhe’nin gündeme getirdiği “intihar makinesi”, Hollanda’da gerçeğe dönüştürüldü. ‘Sarco’ adı verilen intihar makinesi, şezlong benzeri bir sandalyenin bulunduğu, sıvı nitrojen ile çalışan hava geçirmez bir kapsülden oluşuyor. İçine girip yatan kullanıcının gaz akışını sağlamak için bir düğmeye basmasıyla çalışmaya başlıyor. Salınan gaz içerideki kişinin birkaç dakika sonra uyumasını sağlıyor. Ölüm kapsülü, ilk kez Amsterdam’da halkın karşısına çıkacak. Ziyaretçiler, sanal gerçeklik gözlükleriyle yaşamı sonlandırmanın nasıl bir şey olduğunu görebilecekler. Kapsüle girip, sandalyeye uzanan kişi, ölmeden önce en son görmek istediği manzarayı seçebilecek. Ölüm yerinin İsviçre Alpleri mi ya da deniz kenarında bir yer mi olacağına, kullanıcı karar verecek. Ziyaretçiler intihar düğmesine bastığı an, sanal gerçeklik gözlüğünün görüntüsü yavaşça siyaha dönecek. Philip Nietsckhe, Hollanda’da yayınlanan Telegraaf gazetesine yaptığı açıklamada, ‘Niyetimiz ölümü korkutucu bir deneyim haline getirmek değil. Şık bir tarza dönüştürmek’ dedi.” 

Hayat sizin için anlamını yitirmişse yaşamanın ne anlamı var ki!?. Madem intihar edeceksin, madem batıda intihardan ölen insan sayısı doğuda terör ve savaşta ölenlerden daha az değil. Madem başkalarını öldürmek için bilim adamları, politikacılar teknoloji üretiyorlar, o zaman kendi kendini öldürmek isteyene de bilimsel ve teknolojik bir tercih sunmak, pek ala “demokratik bir tercih” olabilir(!).

Hadi, şöyle rasyonel bir öneride de bulunalım: Eğer bunlar mutsuz bir hayat yaşayacaklarsa, çevrelerine zarar vereceklerse, o zaman onlardan dünyadan, dünya da onlardan kurtulmuş olur! (diye mi düşüneceğiz)

Hadi işe biraz da estetik ve romantizm katalım. Yani işi estetize edelim, “final” görkemli olsun, “Veda partisi”ne arkadaşlarını da çağırsın, bir de konuşma yapsın. Hatta espri de yüklesin, “oradan bir internet cafe bulabilirsem size mesaj da gönderebilirim” filan desin.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Şimdi veda vaktidir 01 Eylül 2022 | 7.647 Okunma Devlet adamına saygı 31 Ağustos 2022 | 2.131 Okunma Yasa yapmak 30 Ağustos 2022 | 893 Okunma Bana güven, gerisini merak etme sen 29 Ağustos 2022 | 3.050 Okunma Çorba sever misiniz? 28 Ağustos 2022 | 1.595 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar