Milliyet’te 40. Yıl (4)
Teknolojik bazı sektörler inanılmaz bir hızla yol alıyor. Medya da o sektörlerden biri.Konular, sayfa dağılımları, içerikler ve özellikle de insana yatırım konusunda çok fazla yol kat etmesek de teknolojide...
Teknolojik bazı sektörler inanılmaz bir hızla yol alıyor. Medya da o sektörlerden biri.Konular, sayfa dağılımları, içerikler ve özellikle de insana yatırım konusunda çok fazla yol kat etmesek de teknolojide inanılmaz bir değişim süreci yaşadık. Yaşamaya da devam ediyoruz.40 yıl öncesine döndüğümüzde yazılar ve sayfalar kurşun dökülerek yapılıyor, fotoğraflar da çinko levhalara kazınıyordu.Daktilosu olan mutluydu. Şehirlerarası telefon konuşması için saatlerce bekleniyor, yazılar telgrafın gelişmişi olan teleksle, gazete kalıpları da diğer kentlerdeki matbaalara karayoluyla ya da uçakla gönderiliyordu.Faks ve onun gelişmiş modelleri olan dijital sayfa transferlerini kullanmaya başladığımızda “Dahası olamaz” demiştik. Kısa bir süre sonra o da demode oldu. Çin’den, Amerika’dan hatta Avrupa’dan fotoğraf filmlerinin gelmesi günlerce sürerdi. Yayına hazır hale gelmeleri için de saatlerce beklenirdi. Şu anda dünyanın öteki ucunda çektiğiniz bir fotoğrafın ya da yaptığınız bir yorumun sosyal medyaya düşmesi saniyeler, dijital gazetelere girmesi ise birkaç kaç dakika içerisinde gerçekleşiyor.Matbaa makineleri de inanılmaz hıza ulaştı, sabaha kadar milyonlarca baskı yapar hale geldi.Dünya...