POPÜLER YAZILAR







Katıldığı televizyon programında, Kurtuluş Savaşı sırasında Türkiye’ye gönderilen para ve silah yardımlarının asıl kaynağının Sovyet Rusya değil, Buhara Müslümanları ve Orta Asya Türkleri olduğunu söyledi. 📌 Afyoncu’nun bu açıklaması, yıllardır ders kitaplarında yer alan “Sovyet yardımı” tezini sorgulatırken, tarihsel gerçeklik üzerine yeniden düşünmemiz gerektiğini gösteriyor.
Tarih TV’de yayınlanan “Geçmişin Şifreleri” programında konuşan Prof. Dr. Afyoncu, şu ifadeleri kullandı:
“Ders kitaplarında yıllarca, Sovyetler Birliği’nin Türkiye’ye silah ve para yardımı yaptığı anlatıldı. Ancak bu yardımların kaynağı aslında Orta Asya’daki Türk topluluklarıydı. Buhara Müslümanları Lenin’e başvurarak Anadolu’daki kardeşlerine yardım etmek istediklerini belirttiler. Büyük meblağlar toplandı. Komünist rejim bu paraların sadece küçük bir kısmını gönderdi. Geri kalanı ya tutuldu ya da bozuk silahlarla birlikte yollandı.”
🔍 Afyoncu’ya göre, resmî tarih anlatısı ile sahadaki gerçekler arasında derin bir uçurum var.
Elde edilen belgeler, Eylül 1920 ile Mayıs 1922 tarihleri arasında Sovyetler Birliği'nin Ankara Hükûmeti’ne toplam 11.028.012 TL tutarında yardım yaptığını gösteriyor. Bu rakam o dönem için çok yüksek bir tutardı ve hem maddi hem sembolik bir destek anlamına geliyordu.
Bu açıklamalar tarih yazımı açısından oldukça kritik. Çünkü:
Türkiye’de yıllardır anlatılan “dış politika başarıları” arasında yer alan Sovyet-Türk dostluğu, bu açıklamalarla birlikte yeniden tartışma konusu oluyor.
Komünist rejimin, Orta Asya halklarından toplanan yardımları manipüle ettiği iddiası, SSCB’nin güvenilirliğine dair tarihsel şüpheleri artırıyor.
Türk tarihçiliği açısından, kaynaklara dayalı yeni bir okuma ihtiyacını ortaya koyuyor.
🧠 Afyoncu’nun bu yorumu, yalnızca tarihsel değil; aynı zamanda sosyolojik ve diplomatik bir kırılma noktası öneriyor.
Sovyet arşivlerinde yer alan bazı yazışmalarda, Kurtuluş Savaşı sürecinde Anadolu’ya gönderilen silah ve mühimmat listeleri yer alıyor. Bu da, en azından bir miktar yardımın Moskova’dan gönderildiğini doğruluyor. Ancak Afyoncu, bu yardımın asıl finansmanının Müslüman halklardan geldiğini savunuyor.
Bu iddia, tarihçiler arasında yeni bir tartışma başlatmaya aday. Çünkü bugüne kadar bu konu geniş çapta ele alınmamıştı.
Buhara Emirliği, 1920’lerde Orta Asya’da hâlâ aktif olan İslam merkezlerinden biriydi. Sovyetler’in baskısıyla zamanla rejime boyun eğse de, halkı Anadolu’daki Türk halkı ile güçlü bağlar kuruyordu.
📿 Buharalı Müslümanlar, o dönemde Anadolu’da verilen bağımsızlık mücadelesini bir “ümmet meselesi” olarak görerek destek vermeye gönüllü oldular.
🔍 Afyoncu’nun açıklamalarına göre bu destek, ideolojik değil kültürel ve dini bir dayanışma örneği.