AKP hükümeti ile ABD arasındaki ilişkiler her geçen gün çıkmaza
giriyor;
– Zarrab davası malum… Halkbank -ve elbette Türkiye- yaptırım
tehdidi altında.
– “Erdoğan’ın korumaları” davası genişletildi. Baş koruma da
artık ABD’de “sanık” konumunda. Üstelik bakmayın Erdoğan’ın “Ben bu
konuyu Trump’la konuşurum” deyip, korumalar hakkında iddianameyi
hazırlayan savcıyı eleştirmesine. ABD’de iddianamesi yazılmış bir
davayı, siyaset yoluyla bertaraf etmek neredeyse imkansız.
– AKP’nin tüm ısrarlarına rağmen FETÖ lideri Fetullah Gülen’in
iadesi konusunda hiçbir gelişme yok. Türkiye yüzlerce dosya,
binlerce belge gönderdi. Ancak FETÖ elebaşısı değil gözaltına
alınmak, dünya gazete ve televizyonlarına serbestçe mülakat
vermekle meşgul.
– AKP hükümeti, ABD’de özel yetkili savcının Başkan Donald
Trump yönetimi aleyhine açtığı Rusya bağlantısı dosyasına bile
girmeyi başarmış durumda. Trump’ın 21 gün Ulusal Güvenlik
Danışmanlığı’nı yapan, sonra istifa etmek zorunda kalan Flynn’e
verilen “lobicilik” paraları, Flynn’le AKP hükümeti bakanlarının
yaptığı toplantılar mercek altında.
– Ve son olarak yeni bir kriz daha kapıda… Bu kez
Ankara-Washington hattı IŞİD nedeniyle gerilecek gibi. ABD Hazine
Bakanlığı geçen hafta resmi internet sitesinden bir açıklama
yayınladı. Açıklamada, Salim Mustafa Muhammed El Mansur adlı bir
Irak vatandaşını “IŞİD’e finansman sağladığı” gerekçesiyle yaptırım
listesine dahil etti. Açıklamada, Irak’a “hesaplarının
dondurulması, Irak mali sistemine girişinin yasaklanması” gibi El
Mansur hakkında aldığı tedbirler nedeniyle teşekkür edildi.
Açıklamanın en sonunda ise küçücük bir not yer aldı: “IŞİD’in Musul
Mali Emiri olan El Mansur, 2017 başından itibaren Türkiye’de
yaşamaktadır…”
ABD Hazine Bakanlığı’nın açıklamasında, Türkiye’ye yönelik herhangi
bir eleştiri ya da suçlama yer almadı.
Ancak şunu söylemek mümkün… Açıklamada IŞİD terör örgütünün üst
düzey bir üyesinin...