Bu aralar aşının yararları ve aşı karşıtlığının bilimsellikten
uzak bir kibir haline gelmesiyle ilgili sayısız yazı yazdım. Sağ
olsunlar, okurlarım da bu mücadelem sırasında bana sürekli omuz
verdiler. İşte köşemizin müdavimlerinden Şerife Nalan Yılmaz'ın
mektubu:
"Yüksel bey, son günlerde yazılarınızda sıkça dile getirdiğiniz
serzenişlere sonuna kadar katılıyorum. İçinde bulunduğumuz zorlu
pandemi sürecinin dördüncü dalga, bilmem kaçıncı varyantını
yaşıyoruz. Vaka sayılarımız günden güne yine artış göstermeye
başladı. Pandemi başladığı ilk zamanlarda 'Buna bir çare bulunmalı,
bir ilacı ya da aşısı olmalı, ancak bu şekilde kurtuluruz ama ne
zaman olur?' diye umutsuzluğa kapılan, veryansın eden kişiler,
şimdi aşı karşıtlığına soyundular. Aşı bulundu, hem de birkaç çeşit
ve tüm sağlık personeli var gücüyle aşı yapmaya da başladı. Çünkü
toplum bağışıklığı için gereken bu... Ama hep olduğu gibi aykırı
tipler şimdi de aşı karşıtı söylemlerde bulunmaya başladılar.
Kendilerini riske etmeleri yetmezmiş gibi bizlere de zararları
dokunuyor.
Bir de gözlemlediğim kadarıyla son zamanlarda maske takmayan kişi
sayısı da çoğaldı. Bu ne vurdum duymazlıktır anlamıyorum.
Kırtasiyemize...