Adı Muna El Debice'ydi. Sadece 4 yaşındaydı. Gazze'nin masum,
mazlum ve mahkum çocuklarından biriydi. Evi İsrail bombası ile
vuruldu. Yakınları, minicik vücudunun parçalarını etraftan toplayıp
bir kutuya koydular, tabut niyetine...
Fotoğrafa bakıp bakıp durdum. Kutunun üzerinde "Kırılacak Eşya"
işareti vardı...
Eşyaları bile kırmaktan sakınan insanlığın "kırılma noktası" idi
bu fotoğraf bana göre. Şımarık İsrail çocuğunun kırdığı bir oyuncak
bebek değildi oysa küçük Muna... Çocuğunun kırdığı bebeğin
parçalarını toplayıp tekrar oyuncak kutusuna koyan anneler değildi
cenazeyi sırtlayan o acılı insanlar...
Gazze'de ateşkes olmuş... Ne çare?.. 20 bin kanlı canlı bebek
kırıldıktan sonra...
Dublörüm olur musun Russell Crowe?
Eski bir dostumdan şöyle bir mesaj aldım: "Sleeping Dogs'u izledim.
Başına bere takmış Yüksel Aytuğ'u izliyorum sandım. İzlemediyseniz
şayet öneririm. Sadece bunun için bile izlenir."
Merak edip...