Can dostum merhum Barış Akarsu'yu anlatan "Merhaba" filmini
büyük bir merak ve heyecanla bekliyordum. Ancak galadan kocaman bir
hayal kırıklığı ile ayrıldım. Çünkü her özelliği, her yeteneği ayrı
film olacak kadar ilginç kısacık yaşamında tüm Türkiye'yi kendine
hayran bırakacak kadar müthiş bir yıldız ışığına sahip, yüreğine
dünyaları sığdırmış Barış Akarsu'nun üstün karakterinin ve derin
hayat felsefesinin yanında bu film ona iki numara küçük gelmiş.
Barış Akarsu'nun hayatı sadece hüzünlü bir aşk hikayesinden ibaret
sayılmış. Film sanki Barış'a değil de, aynı kazada yitirdiği
sevgilisi Zeynep'e adanmış.
Barış'ın hayatının önemli bir bölümüne çok yakından şahitlik etmiş
ben ve benim gibi kişilere danışılmadan, yorumlatılmadan, bilgi ve
anı toplanmadan yazılan yüzeysel senaryo ne yazık ki son derece
zayıf kalmış. İzlerken "İyi ki Hatice anne bu filmi göremedi" diye
geçirdim içimden. Eminim daha gala çıkışında isyan ederdi...
2004'te İstanbul'da henüz...