Yıldıray Oğur Karar Gazetesi

Üç tarz-ı siyaset

6 Ekim 1923 günü Hüsnü Erkilet Paşa komutasındaki  Birinci Tümen’in İstanbul’a girmesiyle 4 yıl 10 ay 23 günlük işgal sona erdi.   TBMM adına İstanbul’u işgal kuvvetlerinden teslim...

07 Ekim 2017 | 433 okunma

6 Ekim 1923 günü Hüsnü Erkilet Paşa komutasındaki  Birinci Tümen’in İstanbul’a girmesiyle 4 yıl 10 ay 23 günlük işgal sona erdi.   TBMM adına İstanbul’u işgal kuvvetlerinden teslim alan anlaşmayı imzalamak ise Türk milliyetçiliğinin kurucu babalarından İstanbul mebusu Yusuf Akçura’ya düşmüştü. Kendi neslinin cevabını aradığı o çetin soruya, yani “bu ülke nasıl kurtulur”a cevap olarak yazdığı ve Türk milliyetçiliğinin ilk manifestosu kabul edilen Üç Tarz-ı Siyaset’i 1904’te yayınlatırken, herhalde Akçura, 19 yıl sonra ülkenin kurtuluşu bir tarafa, İstanbul’un kurtuluşuna dahi sevinecek hale gelineceğini düşünmemiştir. Milliyetçilik geri çekilme değil tam tersine taarruzu, kapanmayı değil açılmayı, küçülmeyi değil büyümeyi akla getiren bir ideoloji. Nitekim, Almanların Lebensraum’u Yunanlıların Megalo Idea’sı,  Mussolini’nin Mare Nostrum’u ve büyüklü küçüklü milletlerin önüne ‘Büyük’ sıfatı koyarak ürettikleri büyük ülkülerinin hepsinde bu büyüme, taarruz, açılma iddiası var. Türk milliyetçiliği ise imparatorluğun çöküş yüzyılında ortaya çıkmış, ana motivasyonu yayılmak değil, çöküşü engellemek olmuştu.   Bu özellikleri sadece zamanın şartlarından gelmiyordu, öncüleri de imparatorluğun ve Türklüğün uçlarında kimlik sorunlarından mustarip aydınlardı. İsmail Gaspıralı, 1883’te Kırım’da çıkarmaya başladığı Türk milliyetçiliğinin öncü gazetesi Tercüman’la yükselen ve güçlenen Rusya hegemonyasına karşı bir beka mücadelesi vermekteydi.   Türk milliyetçiliğinin iki kurucu babasından biri Kazanlı Yusuf Akçura, diğeri Diyarbakırlı Ziya Gökalp’ti. Aslında günün sonunda bir hayal kırıklığı ideolojisiydi bu.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bu normalleşmeyi nereden hatırlıyoruz? 04 Mayıs 2024 | 926 Okunma Kayyım şampiyonluğa da mı karşı? 22 Nisan 2024 | 636 Okunma Benzemiyor mu? 20 Nisan 2024 | 1.047 Okunma Barcelona mı İstanbul mu daha pahallı? 17 Nisan 2024 | 700 Okunma Bu tekinsiz dünyada ülkeyi kim koruyabilir? 15 Nisan 2024 | 913 Okunma