Yasin Aktay Yeni Şafak Gazetesi

İhvan’ın eleştirisi ve özeleştirisi

Kurulduktan sonra kısa süre içinde hızla yayılan ve bugün itibariyle İslam dünyasının en örgütlü ve en yaygın siyasi ve sivil toplum hareketine dönüşen Müslüman Kardeşler’i...

04 Nisan 2018 | 277 okunma

Kurulduktan sonra kısa süre içinde hızla yayılan ve bugün itibariyle İslam dünyasının en örgütlü ve en yaygın siyasi ve sivil toplum hareketine dönüşen Müslüman Kardeşler’i bugünün Mısır yönetimi terörist olarak yaftalamaya çalışıyor. Oysa İhvan üyesi olan ve halkın oylarıyla Cumhurbaşkanı olarak seçilmiş olan Muhammed Mursi’ye karşı devletin silahlı kuvvetlerini kullanarak, dolayısıyla kendisini o makama atayanların emanetine ihanet ederek darbe yapan bugünün Mısır yönetiminin ta kendisi.

Darbeden daha büyük bir yolsuzluk, darbeden daha ahlaksız bir terör olamaz. Darbeler, başarıya ulaşmış terör hareketleridir. Bugünün İsrail’i gibi. Terörist eylemlerle yaptıkları tedhişle, katliamlarla bir halka galebe çalıp oranın yönetimine koyulması onun terörist vasfının sadece devlet seviyesine yükselmesini sağlamış oluyor, ama terörist vasfını ve karakterini yok etmiyor.

İşin tuhaf ve trajik tarafı, bu devlet bugünün 5’ten ibaret BM yönetimi tarafından tanınınca, terörist eylemleri ve vasfı da uluslararası bir meşruiyet görmüş oluyor. Bunun tehlikeli ve adaletsiz tarafı, bu teröristlerin kendi mağdurlarına, kurbanlarına her türlü zulmü reva görmeleri yetmiyormuş gibi bir de onları terörist olarak niteleme avantajını elde etmeleri oluyor.

Oysa terörist yaftası en çok onlara yakışıyor. Bugünün Sisi yönetimi de darbe esnasında Rabia meydanındaki savunmasız insanlara ateş açarak üç bin insanı katlettiğinde, işlediği insanlık suçu yanına kar kalmış gibi, o katliamdan sağ kalanları da terörist olarak yaftalamaya kalkışıyor.

Oysa İhvan hareketi, o gün bile lideri olan Muhammed Bedii’nin ifadesiyle “barışçıl çizgisi ona karşı çıkanların kurşunlarından çok daha güçlü” bir hareket. Meşruiyet çizgisinden hiçbir şekilde sapmadan eylemlerine devam ediyor olduğu için bazen kendi mensupları tarafından korkaklıkla, yetersizlikle eleştirilmeyi göze almıştır. İhvan tarihi teşkilatın barışçıl ve meşru siyaset çizgisindeki ısrarına katlanamayanların kendisinden kopup daha radikal veya silahlı eylem çizgilerine yönelmiş olmasının örnekleriyle doludur. Bu kopuşlar yüzünden İhvan’ın bitip tükeneceğine dair intibalar bile oluşmuştur zaman zaman. Ama İhvan bu çizgisinden hiçbir zaman vazgeçmemiştir.

Mısır yönetiminin İhvan’ı terörist olarak nitelemesi fazla şaşırtıcı olmuyor. Kendi ülkesinde herhangi bir demokratik seçimde iktidarın tartışmasız tek adayıdır İhvan. Bu da darbecileri korkutuyor. Onu dışlamak için bazı sandık maskaralıklarını seçim diye takdim ederek günü kurtarmaya çalışıyorlar. Nereye kadar? Kaçış nereye? Eynel mefer?

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Amerikan üniversitelerinde Aksa Tufanı dalgaları 04 Mayıs 2024 | 223 Okunma Filistin’e Özgürlük ve Bağımsızlık için Parlamenter İnisiyatifi 01 Mayıs 2024 | 59 Okunma İstanbul’da bir Yemenli âlim: Abdülmecid el-Zindanî 27 Nisan 2024 | 231 Okunma Sudan’da olanlar da Sudan’la sınırlı değil 24 Nisan 2024 | 226 Okunma Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından 20 Nisan 2024 | 271 Okunma