Yasin Aktay Yeni Şafak Gazetesi

“Hayır” için bir neden arıyorsanız…

Cumhurbaşkanlığı sisteminin halkoylamasına sunulması sürecinde taraflar kampanyalarını bütün hızıyla yürürlüğe koymaya başladı. İşin başında insanların bir noktadan sonra...

06 Mart 2017 | 228 okunma

Cumhurbaşkanlığı sisteminin halkoylamasına sunulması sürecinde taraflar kampanyalarını bütün hızıyla yürürlüğe koymaya başladı. İşin başında insanların bir noktadan sonra öngörülen anayasa değişiklik paketinin içeriğinden ziyade bu kampanya esnasında kimin hangi safta durduğuna ve bu paketi kimin daha çok istiyor olduğuna daha fazla odaklandığı tespiti yapmıştık. Kampanyanın ilerleyen şu saatlerinde de özellikle “hayır” cephesinde bir değişiklik olduğunu söylemek mümkün değil.
Sosyal medyada sokak söyleşilerinde kendisine mikrofon uzatılanlardan “hayır” diyenlerin verdikleri cevaplar tipik durumlar ortaya koyuyor. “Ben çok laik biriyim o yüzden hayır diyorum” diyor birisi, bunun paketin içeriğiyle ilgisini kurma gereği duymaksızın. Bir başkası “ben Mustafa Kemal'in askeriyim, o yüzden ülkenin tek adam otoritesine bağlanmasını asla kabul edemem” diyor. Askeri olduğu Mustafa Kemal'i göklere çıkaran onun resmi portresini çizen söylemin başlığının “tek adam” olduğundan habersiz olarak. Bir başkası kendisinden önce tavrını “evet” olarak ifade etmiş bir başörtülüye adeta öfkesini kusarak “hayır” tavrını sadece bir nefret duygusu olarak ifade ediyor.
Bu görüntüler ilk etapta “hayır”cıların propaganda malzemesi olarak paylaşıldı ancak bunların yarattığı etki “evet” için daha fazla gerekçe sağlamaya başlayınca “hayır” kampanyasını yürütenler “hayır” demek isteyenlere tavırlarını daha iyi ifade etmeleri için ufak bir yardımda bulunmaya başladı. Sokak söyleşisinde kameraya konuşanlara kamera yanından bir prompter hizmeti sunularak ne söylemleri gerektiği iyicene okutuluyor. Bu da kampanya sürecinde kayıtlara geçen ilginç bir sahne. Ama bu sahne “hayır” diyenlerin hiçbir makul gerekçe sunamıyor olduklarının en anlamlı ifadesi. “Tek adam”, “diktatörlük”, “milli egemenlik” diyorlar da başka bir şey demiyorlar. Bütün bunların 18 maddelik değişiklik paketiyle nasıl bir ilişkisi olduğuna dair hiçbir teknik bilgi dolaştırılmıyor.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
İstanbul’da bir Yemenli âlim: Abdülmecid el-Zindanî 27 Nisan 2024 | 226 Okunma Sudan’da olanlar da Sudan’la sınırlı değil 24 Nisan 2024 | 225 Okunma Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından 20 Nisan 2024 | 270 Okunma CHP’nin üniversite ufku Tanju Özcan’ınki kadar mıdır? 17 Nisan 2024 | 361 Okunma İslâmcılara azıcık hikmet penceresinden baksak? 15 Nisan 2024 | 402 Okunma