CİNAYET, tarafları itibariyle ‘uluslararası suç tanımı’na giriyor.
Uluslararası toplumu ilgilendiriyor. Avrupa Parlamentosu Kaşıkçı’nın nişanlısının kendilerine cinayetin aydınlanması için başvuru yaptığını açıkladı ve “sadece suçluların değil, suç emri verenlerin de titiz ve bağımsız bir soruşturma ile açığa çıkarılması” çağrısında bulundu.
Eşzamanlı olarak BM Düşünce ve İfade Özgürlüğü Özel Raportörü de aynı çağrıyı, bağımsız soruşturma kurulu oluşturulması çağrısını yaptı. Ve uluslararası toplumun bu cinayetlere duyarsızlığının yarattığı hayal kırıklığına da işaret etti.
Güvenlik Konseyi ve İnsan Hakları Konseyi, BM Genel Sekreteri’ni muhatap alarak aynı çağrıları sürdürdü.
Bu çağrıların amacı, uluslararası toplumu bilgilendirmek olduğu kadar insan hakları temelindeki kazanımların kâğıt üzerinde kalmasının önüne geçmek endişesi de taşıyor.
BM Genel Sekreteri’ni bağımsız bir soruşturma komisyonu kurulması yolunda karar almaya zorlamanın amacı, bağımsız ve tarafsız bir BM soruşturma raporunu, Kaşıkçı’nın katli ile ilgili açılması muhtemel bir uluslararası davanın dayanak noktasını olarak ortaya koymak...
Gazetecileri Koruma Komitesi (CPI), Türkiye’ye çağrıda bulundu ve BM’ye başvurarak ‘soruşturma’ talep etmesini istedi.
Böyle bir soruşturma, usuli olarak İnsan Hakları Konseyi veya Güvenlik Konseyi’nin yetkilendirmesi yolu ile başlatılabiliyor.
Görünürdeki şüpheliler Suudi Arabistan vatandaşı ve aynı zamanda istihbari ağırlıklı olmak üzere resmi görevleri var.
Suudi Arabistan, BM İşkenceyle Mücadele Sözleşmesi’ne taraf ve bu kapsamda açılacak bir davanın bu sözleşme gereği husumet bakımından muhatabı konumunda...
Bu sözleşmenin hükümlerine göre dava açmak için özel bir ülkesel yetkiye gerek yok, işkence suçu için dünyanın herhangi bir ülkesinde dava açmak mümkün...
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, uluslararası bir soruşturma açılması halinde gerekli işbirliğinin yapılacağı beyanında bulundu. BM seviyesinde bir inisiyatif alınması gerekiyor, şartlar uluslararası hukuk bakımından, emsal bir insan hakları içtihadı yaratılması için yeterli.
Uluslararası toplum giderek insan hakları sorunlarında duyarsızlaşıyor.
Sorumlular gereğini yaparsa ‘Kaşıkçı vakası’ belki bu hassasiyetlerin tazelenmesine vesile olabilir. S.ÖZKAN
CHP’DE ÖNSEÇİM SINIRLI YERDE YAPILACAK
CHP, kasım ortasına kadar 150 civarında belediye başkan adayını daha açıklayacak. Açıklanacak adaylar arasında bazı büyükşehir ve il belediye başkan adayları da yer alacak. Önseçim sınırlı yerde yapılacak. ‘İstanbul Gerçeği’ne göre CHP yönetimi İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Mersin ve Antalya gibi büyükşehirlerin adaylarını açıklamak için ise acele etmeyecek.
BİLİYOR MUSUNUZ?
‘ESKİLER’ LİSTELERİ ZORLUYOR
- ÜRGÜP’un iki dönem belediye başkanlığını yapan mühendis Bekir Ödemiş’in PM’nin kararıyla CHP’den aday adaylığına başvurduğunu...
- NİĞDE’nin saygın hâkimlerinden merhum Ahmet Karaca’nın İstanbul’da yaşayan oğlu avukat Uğur Karaca’nın da adaylık başvurusu yaptığını...
- AVCILAR Belediyesi’nde uzun süre başkan yardımcılığı ve özel kalem müdürlüğü gibi görevlerde bulunan Burçin Baykal’ın Küçükçekmece’deki adaylık başvurusunda bulunmasının tepki uyandırdığını...
- SİLİVRİ’de üç kez başkanlık yaptıktan sonra iki kez aday gösterilmeyen Selami Değirmenci’nin şimdi de üçüncü başvuruda bulunduğunu...
- KADIKÖY’de 5 dönem belediye başkanlığı yapan avukat Selami Öztürk’ün adaylığa yine talip olduğunu...
- ESKİ Avcılar Belediye Başkanı Mustafa Değirmenci’nin oğlu nalbur Ali Rıza’nın Avcılar’dan adaylık başvurusunda bulunduğunu.
- TİYATRO sanatçısı Altan Gördüm’ün kendisine teklif gelirse İzmir Foça’dan aday olmak istediğini...
- ADANA’da ANAP, DYP, AKP ve MHP’den 5 dönem belediye başkanlığı yapan Aytaç Durak’ın, yeniden adaylık için ortaya çıkarak CHP ve İYİ parti adaylığı için ‘ortam’ yaratmak için demeçler verdiğini...