Bir iş yapan ve onun kötü
olduğunu gören herkesin pişman olup tövbe etmesi vâcib
olur.
Ebü's-Suûd Abdülkâdir Fâsî
hazretleri evliyanın büyüklerindendir. 1007 (m.1599)’da Fas'ın
kuzeyinde bulunan Kasrülkebîr'de doğdu. İlk tahsilini babasının ve
diğer âlimlerin yanında yaptı. Şeyh Abdurrahman bin Muhammed
el-Fâsî'ye intisap etti. İcazet alarak Zâviyetü'l-Fâsiyye'nin şeyhi
oldu. 1091 (m. 1680)’da vefat etti. Bir sohbetinde şunları
anlattı:
Tövbe, Müslüman olsun olmasın,
her akıllı kimsenin ihtiyâcı olan bir şeydir. Bir iş yapan ve onun
kötü olduğunu gören herkesin pişman olup tövbe etmesi vâcib olur.
Tövbe etmezse, kendine zulmetmiş olur. Allahü teâlâ Hucurât sûresi
onbirinci âyet-i kerîmede meâlen buyuruyor ki; “Ey îmân edenler!
Bir kavim, diğer bir kavimle alay etmesin. Olur ki, alay edilenler
Allah indinde alay edenlerden daha hayırlıdır. Kadınlar da, diğer
kadınlarla alay etmesinler! Olur ki, alay edilen, eğlenceye alınan
kadınlar, kendilerinden daha hayırlıdırlar. Birbirinizi
ayıplamayınız ve birbirinizi kötü lakaplarla...