"Hak teâlâ yetmiş bin
meleğe emretti. Cennetten su getirdiler, o toprağa
döktüler."
Ali Musannifek hazretleri Hanefî
âlimlerinden ve Fahreddîn-i Râzî’nin torunlarındandır. 803 (m.
1401)’de İran’ın Bistâm kasabasında doğdu. 875 (m. 1470)’de
İstanbul’da vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:
Allahü teâlâ, Âdem aleyhisselâmı
yaratmak istediği zaman Cebrail aleyhisselâma;
"Gidip yerden bir miktar toprak
getir!" diye emretti. Cebrail aleyhisselâm yere geldi. Toprak
alacağı sırada, yer feryâd edip;
"Allahü teâlânın büyüklüğüne
sığınırım. Bugün benden bir şey alma. Zîrâ yarın Cehenneme
girerler" dedi ve çok yemin verdirdi. Cebrail aleyhisselâm yerin bu
hâline acıyıp toprak almadı. Boş el ile Hak teâlâya döndü. Cenâb-ı
Hak;
"Niçin boş geldin?" diye hitab
edince;
"Yâ Rabbî! sana malûmdur ki,
emrini yapmamaya niyet etmedim. Keremine güvenerek yerin ağlayıp
sızlamasına acıdım. Onun için toprak almadım" dedi.
Sonra toprak almakla Mikâil
aleyhisselâm görevlendirildi. O da yere şefkatinden dolayı eli boş
döndü. Sonra İsrafil aleyhisselâm bu işle görevlendirildi. O da
toprak almadan döndü. Daha sonra Azrail aleyhisselâm yerden toprak
almakla görevlendirildi. Azrail aleyhisselâm yere indi. Her kıtadan
bir miktar toprak aldı. Bunları Mekke ile Tâif arasına koydu. Kırk
arşın yüksekliğinde bir yığın oldu. Bir rivayette Azrail
aleyhisselâm toprağı alacağı zaman yer feryâd etti. Bu sırada
Allahü teâlâdan şöyle bir nidâ geldi:
“Ey zemin, üzülme! Senden
aldığımı güzel bir şekilde sana iade edeceğim. Cansız toprak alıp,
ârif-i billah gönderirim. Siyah toprak aldım. Ay yüzlü, beyaz âzâlı
olarak iade ederim.”
Sonunda dünyânın her yerinden
toprak alındı. Çeşitli renkleri vardı. Onun için insanoğlu da
çeşitli renk ve şekillerde, çeşitli tabiat ve huylarda halk
olundu.
Sonra bu toprak yığınının üzerine
bir parça bulut gönderdi. Kırk gün yağmur yağdırdı. Bir rivâyette
kırk sene yağdı. Otuz dokuzu gam denizlerinden, biri ferahlık
denizinden yağdı. Onun için insanoğlunun üzüntüsü çok, sevinci
azdır.
Sonra kırk sabah Âdem
aleyhisselâmın çamurunu kudretiyle yoğurdu. Bir rivâyette, Hak
teâlâ yetmiş bin meleğe emretti. Cennetten su getirdiler, o toprağa
döktüler. Sonra bir parça buluta emrolundu. Kırk yıl yağmur
yağdırdı. Siyah renkli bir çamur oldu. Bir rivâyette, sonra kudret
güneşi ile o çamuru kuruttu. Bir rivâyette o çamur kurumadan, vücûd
âzâları yapıldı, sonra kurudu. O kadar kurudu ki, vurulduğu zaman
testi gibi ses verirdi. Sonra âzâsı şekillendi.
Ali Musannifek hazretleri Hanefî
âlimlerinden ve Fahreddîn-i Râzî’nin torunlarındandır. 803 (m.
1401)’de İran’ın Bistâm kasabasında doğdu. 875 (m. 1470)’de
İstanbul’da vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:
Allahü teâlâ, Âdem aleyhisselâmı
yaratmak istediği zaman Cebrail aleyhisselâma;
"Gidip yerden bir miktar toprak
getir!" diye emretti. Cebrail aleyhisselâm yere geldi. Toprak
alacağı sırada, yer feryâd edip;