Dünyalık işler kalbe
yerleşirse, bunları söküp atmak zor olur. Bunları en iyi bilen
kişi, dünyalıktan yüz çevirir.
Sa’dullah ibn-i Decâcî hazretleri
Hanbelî mezhebi fıkıh âlimidir. 482 (m. 1089)’da Bağdad’da doğdu.
564 (m. 1169)’da orada vefât etti. Bir talebesine buyurdu
ki:
Rabbimiz, Neml sûresi
sekseninci âyet-i kerîmede meâlen; “Sen ölülere bir şey
işittiremezsin” ve Fâtır sûresi yirmiikinci âyet-i kerîmede
meâlen; “Kabirde olanlara sen duyurucu değilsin” buyurdu.
İşte böyle olanlar, hakîkî ölülerdir. Allahtan kork! Şuarâ sûresi
ikiyüzonsekizinci âyet-i kerîmede meâlen; “Kalktığın vakit
Allah seni görmektedir” buyuruldu.
Bütün isteklerini Allahın
rızâsına muvafık eyle. Allahın ihsânından mahrûm olan kimse
merhamet olunmuş değildir. Eğer bütün bunlardan sonra hâlâ işin
tehlikesini anlamadıysan ve bu tehlikeyi idrâk etmekten
dünya seni meşgul ediyorsa, şu emri düşün: Peygamberimiz
(sallallahü aleyhi ve sellem) “İki kişiye emîr olma, yetimin
malına elini sürme” buyurdu. Lâ havle velâ kuvvete illâ
billâhîl aliyyilazîm. Heyhat! Kalem yazmaz oldu. Allahın emri vâki
olur ve hükmüne mâni hiçbir şey de yoktur. İşte bundan dolayı
insanlar, hazret-i Ebû Bekir’den (radıyallahü anh) yanık ciğer
kokusu hissettiler. (Yani hazret-i Ebû Bekir, bu durumları
düşünerek “Ah!” demişti de nefesi yanık ciğer gibi
kokmuştu.)
Hazret-i Ömer de (radıyallahü
anh); “Keşke, anası Ömer’i doğurmasaydı.”
Hazret-i Osman da (radıyallahü
anh) bunu kabul ederek; “Kılıcını kınına sokan kişi hürdür”
buyurmuşlardır. Önünde dolu hazineler bulunan hazret-i Ali de;
“Bu kılıcımı benden kim satın alacak? Eğer bir gömlek satın alacak
bir şey bulabilseydim, bu kılıcımı satmazdım” buyurmuştur. Bu
korkudan hazret-i Ömer bin Abdülazîz’in aort damarı çatlamış ve bu
korku sebebiyle vefât etmişti.
Selef-i sâlihînden bazıları
gevşekliğe düştüğü zaman, evlerinde bulundurdukları sopa ile
kendilerini döverlerdi. Dünyalık işler kalbe yerleşirse, bunları
söküp atmak zor olur. Bunları en iyi bilen kişi, dünyalıktan yüz
çevirir. Öyle ise bütün gayretini âhirete hazırlamaya ve kabirde
suâl soracak meleklere cevap hazırlamaya gayret et! Nitekim, Allahü
teâlâ, Hicr sûresi döksanüçüncü âyet-i kerîmede meâlen şöyle
buyuruyor: “Rabbine yemîn ederim ki, onları mutlaka yaptıkları
şeyden hesaba çekeceğiz.”