Ebû Zür’a Sekafî hazretleri
Şafiî mezhebinin büyük âlimlerinden ve onu yayanlardandır. 302 (m.
914)’de Şam’da vefât etti. Ebû Zür’a, Şam’da Şafiî mezhebini
öğretip yaydıktan sonra, Mısır ve Şam’da bu mezheb yerleşip bir
daha unutulmadı. Mısır’a gittiğinde İmâm-ı Şâfiî
hazretlerinden bahsederek şunları anlattı:
İmâm-ı Şâfiî hazretleri ilim,
zühd, mârifet, zekâ, hâfıza ve neseb bakımlarından zamanındaki
âlimlerin en üstünü idi. On üç yaşında iken, Harem-i şerîfte; "Bana
istediğinizi sorunuz?" derdi. On beş yaşında iken fetvâ verirdi.
Zamanının en büyük âlimi olan ve üç yüz bin hadîs-i şerîfi ezbere
bilen İmâm-ı Ahmed bin Hanbel, ondan ders almaya gelirdi. Çok
kimse, İmâm-ı Ahmed'e; "Böyle büyük bir âlim iken, kendi çocuğun
gibi bir genç karşısında nasıl oturuyorsun?" dediklerinde; "Bizim
ezberlediklerimizin mânâlarını o biliyor. Eğer onu görmeseydim,
ilmin kapısında kalacaktım. O, dünyâyı aydınlatan bir güneştir,
ruhlara gıdâdır" derdi.
Bir kere de; "Fıkıh kapısı
kapanmıştı. Allahü teâlâ, bu kapıyı, kullarına İmâm-ı Şafiî ile
tekrar açtı" dedi.
Bir kerre de; "İslâmiyete,
şimdi Şâfiî'den daha çok hizmet eden birini bilmiyorum"
dedi.