İzmir, Manisa ve İstanbul’da,
ilim sahiplerinin derslerine devam etti. Tahsilini tamamlayarak,
hocalarından icâzet aldı. Mevlânâ Hâlid-i Bağdadî
hazretlerinin halîfelerinden Abdülfettâh-ı Akrî hazretlerinin
sohbeti ile şereflendi. 1900 yılı başlarında vefat
etti.
Bu mübarek zat bir sohbetinde
talebelerine şunları anlattı:
Üstadımız Mevlânâ Hâlid-i
Bağdâdî hazretleri, (Âdâb-ı tarîka-i aliyye) kitâbında buyuruyor
ki: (Ehl-ullaha itirâz eden kimsenin küfür üzere öleceğini
gösteren hadîs-i şerîfler vardır. Velînin masûm olması şart
değildir. Eshâb-ı kirâm arasında had cezâsı verilen ve eli kesilen
oldu. Hâlbuki, Sahâbenin en aşağı derecede olanı da velî
idi.