"Kendisini fazla medheden
kimse, başkasını da aynı derecede kötüler. Başkasını fazla
kötüleyen, kendisini fazla medheder."
Kizvânî hazretleri evliyanın
büyüklerindendir. İsmi Ali olup, babasının ismi Muhammed'dir. 1483
(H. 888) senesinde Suriye'nin Hama şehrinde doğdu. Hama şehrindeki
Seyyid Ali bin Meymun Magribî adlı büyük bir zatın talebesi idi.
1548 (H. 955) senesinde Hac farizasını yerine getirdikten sonra,
Mekke-i mükerreme ile Tâif arasında vefat etti. Mekke-i mükerremede
büyük âlim Abdülvehhâb-ı Şa'rânî ile görüşüp sohbette bulundu. Ali
Kizvânî, insanlar arasında makamını gizlerdi. Bir sohbet esnasında
Abdülvehhâb-ı Şa'rânî'ye şöyle dedi: "Burası, Mekke-i mükerreme.
Allahü teâlânın beldesidir. Kim burada iyi hâl ile görünürse,
insanlar onun yanına koşuşur. Onu Allahü teâlâ ile beraber olmaktan
alıkoyarlar. İşte bu sebepten, Mekke-i mükerremeye girdiğim zaman,
dünyayı seven birisi olarak göründüm, onlardan sadaka istedim.
Onlar da, bu, dünyayı seven birisi deyip, benden uzaklaştılar. Ben
de, daha fazla Rabb’ime ibadet etme imkânı...