Kabri, Üsküdar'da Nalçacı Halîl Dergâhı bahçesindedir. İlk
tahsilinden sonra İstanbul’a geldi. Burada Kuşadalı İbrâhim
Halvetî’nin sohbetlerinde kemale geldi. Hocası vefât edince, yerine
geçerek ölünceye kadar insanlara doğru yolu göstermeye çalıştı. Çok
kerametleri görüldü. Muhyiddîn isimli bir zât şöyle anlatır:
"Bir kızım doğdu. Doğum olduğu gün elimde hiç para yoktu. Ebenin
parasını dahî veremedik. Sıkıntılı bir hâlde Tevfik Efendi'nin
yanına gittim. Tevfik Efendi bana dönerek; 'Sizin bugün bir
ihtiyâcınız var. Sizin ihtiyâcınız, bizim
ihtiyâcımızdır' dedi. Sonra elime bir miktar para koydu.
Tevfik Efendi'nin verdiği o para, o gün bütün ihtiyâcımı karşıladı.
Ayrıca yeni doğan kızıma da bir şeyler aldım."