"Allahü teâlâ dünyâyı,
sevdiğine de sevmediğine de verir. Âhireti ise ancak sevdiğine
verir."
Takıyyüddîn Ebû İshâk hazretleri
Hanbelî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 602 (m. 1205)’de Şam’da
doğdu. 692 (m. 1293)’de orada vefât etti. Çok hadîs-i şerîf
rivâyetinde bulundu. Bildirdiği hadîs-i şerîflerde buyuruldu
ki:
“Kişi sevdiği ile
beraberdir.”
“Allahü teâlâ güzeldir, güzelliği
sever.”
“Allahü teâlâ dünyâyı, sevdiğine
de sevmediğine de verir. Âhireti ise ancak sevdiğine
verir.”
“Kızdığı zaman istediğini
yapabilecek bir mümin kimse, kızmazsa, Allahü teâlâ kıyâmet günü,
onu herkesin arasında çağırır. Cennette istediğin hûrînin yanına
git der.”
“Sarı sabır maddesi balı bozduğu
gibi, kızgınlık da îmanı bozar.”
“Bir kimse ilmini gizler, kimseye
öğretmezse, kıyâmet gününde Allahü teâlâ ona ateşten bir gem
vurur.”
“Kıyâmet gününde insanların en
şiddetli azâba uğrayacak olanı, ilmi kendisine fayda vermeyen
âlimdir.”
“Dikkat ediniz. Haber veriyorum!
İnsanın bedeninde bir et parçası vardır. Bu iyi olursa, bütün
uzvlar iyi olur. Bu kötü olursa, bütün organlar bozuk olur. Bu et
parçası kalbdir.” [Bu et parçası, kalb denilen, görülemiyen ve his
organları ile anlaşılamıyan, gönül denilen bir cevherin yuvasıdır.
Bu et parçasının temiz olması demek, gönlün temiz olması demektir.
Bu et parçasına da, mecâzen kalb denilmiştir.]
“Yatağa girip Kur’ân-ı kerîmden
bir sûre okuyan her Müslümana, Allahü teâlâ mutlaka, onun için bir
melek tayin eder ve o melek, tâ uykusundan uyanıncaya kadar onu
rahatsız edecek bir şeyi ona yaklaştırmaz.”
“Bir kimse, beni çocuğundan ve
babasından ve herkesten daha çok sevmedikçe, iman etmiş
olmaz."
“Sana darılana git, barış! Zulüm
yapanı affet. Kötülük yapana iyilik et!”
"Yâ Rabbî! Bana ilim ver, hilm
ile ziynetlendir, takvâ ihsân eyle! Âfiyet ile beni
güzelleştir.”
“Dünyalık olan şeyler, melundur.
Allah için olan şeyler, Allahü teâlânın râzı olduğu şeyler, melun
değildir.”
“Dünya nimetlerinden bana,
kadınlarım ve güzel koku sevdirildi.”
“Kim Kur’ân-ı kerîmi okur ve
emirlerine uyarsa, kıyâmet günü babasına bir taç
giydirilir.”
“Namazı ilk vaktinde kılmanın,
namazı son vaktinde kılmaya üstünlüğü, âhiretin dünyaya üstünlüğü
gibidir.”
“Namazın ilk vakti Allahü
teâlânın rızâsı, son vakti ise affıdır.”
“Cemâatle kılınan namaz, yalnız
kılınan namazdan yirmiyedi derece daha üstündür.”