"Eshâbımın hiçbirine dil
uzatmayınız. Onların şanlarına yakışmayan bir şey
söylemeyiniz!.."
Lâhık bin Humeyd hazretleri fıkıh
ve hadis âlimi olup Tabiînin büyüklerindendir. Basra'da doğdu.
Horasan'a yerleşti ve orada 100 (m. 718)’de vefât etti. Hulefa-i
Râşidînin üstünlükleri hakkında naklettiği hadis-i şeriflerden
bazıları şunlardır:
Abdullah bin Ebû Safvân'ın
(radıyallahü anh) rivâyet ettiği bir hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:
"Benim Eshâbımdan iki kişi vardır ki; biri yumuşaklıkla, diğeri de
sertlikle emreder. Her ikisi de isâbet edicidir. Bunlar, Ebû Bekr
ile Ömer'dir."
Abdullah İbn-i Ömer'in
(radıyallahü anhümâ) rivâyet ettiği bir hadîs-i şerîfte buyuruldu
ki: "Her peygamberin iki emîn veziri vardır. Benim semâ ehlinden
iki vezirim Cebrâil ile Mikâil aleyhisselâm ve yerdeki iki emînim
ve vezirim ise, Ebû Bekir ile Ömer'dir."
Ebû Sa'îd-i Hudrî'nin
(radıyallahü anh) rivâyet ettiği bir hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:
"Eshâbımın hiçbirine dil uzatmayınız. Onların şanlarına yakışmayan
bir şey söylemeyiniz! Nefsim yed-i kudretinde olan Allahü teâlâya
yemîn ederim ki, sizin biriniz Uhud Dağı kadar altın sadaka verse,
Eshâbımdan birinin bir müd arpası kadar
sevap alamaz."
Zeyd bin Erkam şöyle anlatıyor:
"Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir gün beni, kendilerini
Cennet ile müjdelemem için Ebû Bekir, Ömer ve Osman'a (radıyallahü
anhüm) gönderdi."
Abdullah İbni Abbâs hazretlerinin
bildirdiği bir hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: "Ben ilmin şehriyim,
Ali onun kapısıdır."
Abdullah İbni Ömer (radıyallahü
anhümâ) şöyle anlatıyor: Resûlullah efendimiz Hazreti Ali'ye
buyurdu ki: "Ey Ali! Sen Cennettesin. Ey Ali! Sen Cennettesin. Ey
Ali! Sen Cennettesin."
Ebû Hamra'nın (radıyallahü anh)
rivâyet ettiği bir hadîs-i şerîfte, Resûlullah efendimiz buyurdu
ki: "Âdem aleyhisselâmın ilmini, Nûh aleyhisselâmın anlayışını,
İbrâhim aleyhisselâmın hilmini, Yahyâ bin Zekeriyyâ aleyhisselâmın
zühdünü görmek isteyen, Ali bin Ebî Tâlib'e baksın."
Hazreti Huzeyfe'nin rivâyet
ettiği bir hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: "Allahü teâlâ, İbrâhim
aleyhisselâmı dost edindiği gibi, beni de dost edindi. Cennette
benim köşküm ile İbrâhim aleyhisselâmın köşkü karşı karşıyadır,
ikisinin arasında Ali bin Ebî Tâlib'in köşkü vardır."
Bir hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:
"Cehenneme girmesi lâzım gelen yetmiş bin günahkâr Müslüman,
Osman'ın şefaati ile, sualsiz, hesapsız Cennete
girecektir."