Duayı yalnız namazlardan sonra veya belli zamanlarda yapmak ve
belli şeyleri ezberleyip, şiir okur gibi dua etmek mekruhtur.
Abdullah bin Muhammed Nişâbûrî hazretleri Hanefî fıkıh âlimidir.
706 (m. 1306)’da doğdu. 776 (m. 1374)’de vefât etti. Kitabında
buyurdu ki:
Namazın âdâbı şunlardır: 1- Yalnız kılmış olan veya imamla kılan
kimse, selâmın akabinde, (Allahümme entesselâmü ve minkes-selâmü
tebârekte yâ zel-celâli vel-ikrâm) demek. Bundan sonra, üç kere
(Estagfirullahel'azîm ellezî lâ ilâhe illâ hüv elhayyelkayyûme ve
etûbü ileyh) demek. 2- Bundan sonra, (Âyetel-kürsî) okumak. 3-
Otuzüç kere (Sübhânallah) demek. 4- Otuzüç kere (Elhamdülillah)
demek. 5- Otuzüç kere (Allahü ekber) demek. 6- Bir kere
(Lâilâheillallahü vahdehû lâ şerîkeleh lehül mülkü ve lehülhamdü ve
hüve alâ külli şey'in kadîr) demek. 7- Kolları ileri uzatıp,
ellerini duânın kıblesi olan Arş'a açıp, hulûs üzere dua etmek. 8-
Cemaat ile ise, duâyı beklemek. 9- Duâ sonunda (âmîn) demek. 10-
Duânın hitâmında elini yüzüne sığamak. 11- Sonra, her birinde
Besmele çekerek, onbir (İhlâs-ı şerif) okumayı emreden hadis-i
şerif, muteber kitaplarda yazılıdır. Sonra birer (Kul'e'ûzü) okumak
ve 67 (Estagfirullah) diyerek yetmişe tamamlamak, on kere
(Sübhânallahi ve bî-hamdihi sübhânallahil'azîm) demek. Sonra
(Sübhâne Rabbike) âyetini okumaktır.
Hadis-i şerifte, (Beş vakit farz namazdan sonra yapılan dua kabul
olur) buyuruldu. Fakat dua, uyanık kalp ile ve sessiz yapılmalıdır.
Duayı yalnız namazlardan sonra veya belli zamanlarda yapmak ve
belli şeyleri ezberleyip, şiir okur gibi dua etmek mekruhtur. Dua
bitince, elleri yüze sürmek sünnettir. Resûlullah efendimiz
(sallallahü aleyhi ve sellem), tavafta, yemekten sonra ve yatarken
de dua ederdi. Bu dualarında kolları ileri uzatmaz ve ellerini
yüzüne sürmezdi.