İstiğfar, insanı her
murada, afiyete kavuşturur. Şifa için; tövbe etmeli, istiğfarı çok
okumalı.
Molla Ca’fer hazretleri Osmanlı
âlimlerindendir. 925 (m. 1519)’da Çorum-İskilip’te doğdu. 978 (m.
1571)’de İstanbul’da vefât etti. Bir dersinde şunları
anlattı:
Günah işleyince, hemen [kalb
ile] tövbe ve [dil ile] istiğfar etmelidir! Kalbe gelen her sıkıntı
ve karartı; tevbe, istiğfar ve pişmanlık ile ve Allahü teâlâya
sığınarak kolayca giderilebilir. Fakat, bu alçak dünya için gelen
karartı, leke, kalbi büsbütün karartır. Bunu temizlemek çok güç
olur. (Dünyaya düşkün olmak, günahların başıdır) hadis-i şerifi
bunu göstermektedir.
Hazret-i Ali (radıyallahu anh)
buyuruyor ki: Ebu Bekir “radıyallahü anh” doğru sözlüdür. Ondan
işittim ki, Resulullah “sallallahü aleyhi ve sellem” (Günah işleyen
biri, pişman olur, abdest alıp namaz kılar ve günahı için istiğfar
ederse, Allahü teâlâ, o günahı elbette affeder. Çünkü Allahü teâlâ,
Nisa sûresi yüz onuncu âyetinde, “Biri günah işler veya kendine
zulmeder, sonra pişman olup, Allahü teâlâya istiğfar ederse, Allahü
teâlâyı çok merhametli ve af ve mağfiret edici bulur”
buyurmaktadır) dedi.
Dertlerin, belaların gitmesi
için, istiğfar okumak çok faydalıdır. Çok tecrübe edilmiştir.
Beyheki'nin bildirdiği hadis-i şerifte, (İstiğfara devam edeni, çok
okuyanı, Allahü teâlâ, dertlerden, sıkıntılardan kurtarır. Onu, hiç
ummadığı yerden rızıklandırır) buyuruldu.