Resûlullah efendimiz
buyurdu ki: “İnsanlara merhamet etmeyene, Allahü teâlâ da
merhamet etmez.”
Râzi Devlâbî hazretleri hadîs
âlimlerindendir. 320 (m. 932)’de Mekke ile Medine arasında Arci
denilen yerde vefât etti. Hadîs ilminde hafız derecesinde âlim idi.
Yani, yüz bin hadîs-i şerîfi senetleriyle birlikte ezbere
bilirdi. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:
Enes bin Mâlik’in (radıyallahü
anh) bildirdiği hadîs-i şerîfte “Eğer Allahü teâlâ, göklerin
ve yerin konuşmalarına izin vermiş olsaydı, muhakkak onlar,
Ramazân-ı şerîf orucunu tutan kimseyi Cennetle
müjdelerlerdi” buyuruldu.
İbn-i Mes’ûd’un (radıyallahü anh)
bildirdiği hadîs-i şerîfte “Eğer kullar, Ramazân-ı şerîfte
olanları bilmiş olsaydılar, bütün senenin ramazan olmasını temenni
ederlerdi” buyuruldu.
Oruç, şeytanı kahr ve perişan
eder. Çünkü şeytanın aldatma vâsıtası şehvetlerdir. Şehvetler, yeme
ve içme ile kuvvet bulur. Bu sebeple, Resûl-i ekrem (sallallahü
aleyhi ve sellem) bir hadîs-i şerîfte; “Şeytan kanın damarda
dolaştığı gibi, insanoğlunun içinde dolaşır. Oruç ile onun yolunu
daraltınız” buyurdu.