Allahü teâlâ, her şeyi bir sebep altında yaratmaktadır. Bu sebeplere, iş yapabilecek tesîr, kuvvet vermiştir...
Seydîzâde Abdurrahmân Efendi Osmanlı âlimlerinden olup Amasya’da
doğdu. 983 (m. 1575)’de İstanbul’da vefât etti. Bursa’da,
Ankara’da, Akşehir’de, İznik’te Edirne’de medreslerde müderrislik
ve Haleb, Bursa ve Mekke’de kadılık yaptıktan sonra Rumeli
kadıaskerliğine tayin edildi. 983 (m. 1575)’de İstanbul’da vefât
etti. Hidâye adlı meşhûr fıkıh kitabının baş kısmına,
“Tergîb-ül-edîb” adıyla bir haşiye yazdı. Bu eserinde buyurdu
ki:
Vâridât-i ilâhiyyenin hepsi, âdet-i ilâhiyye içinde hâsıl
olmakdadır. Yani, Allahü teâlâ, her şeyi bir sebep altında
yaratmaktadır. Bu sebeplere, iş yapabilecek tesir, kuvvet
vermiştir. Bir iş yapmamız, bir şeyi elde etmemiz için, bu işin
sebeplerine yapışmamız lâzımdır. Mesela, buğday hâsıl olması için,
tarlayı sürmek, ekmek, ekini biçmek lâzımdır. İnsanların bütün
hareketleri, işleri, Allahü teâlânın bu âdeti içinde meydâna
gelmekdedir.