Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Allahü teâlâ, Kadir Gecesi’ni
ümmetime hediye etti, başka ümmete vermedi.)
Zenbilli Ali Cemâlî Efendi Sekizinci Osmanlı Şeyhülislâmıdır. İsmi
Ali olup, aslen Aksaraylıdır. Memleketinde ilk tahsîlinden sonra
İstanbul’a gitti. Molla Hüsrev’in derslerine devâm edip, ilim
öğrendi. Fâtih Sultan Mehmed ve İkinci Bâyezîd Hân devrinde,
çeşitli medreselerde müderrislik yaptıktan sonra İkinci Bâyezîd Hân
tarafından 1497 (H. 903)'de Şeyhülislâmlığa tâyin edildi. Yavuz
Sultan Selîm ve Kânûnî Sultan Süleymân Hân devrinde vazifesine
devâm etti. 1526 (H. 932) senesinde İstanbul’da vefât etti. Türbesi
Zeyrek Yokuşu'ndadır.
Bu mübarek zat, bir dersinde şunları anlattı:
Kadir Gecesi Ramazan-ı şerif ayı içinde bulunan en kıymetli
gecedir. Bazı âlimlere göre Mevlid gecesinden sonra en kıymetli
gecedir. Kadir Gecesi, bu ümmete mahsustur. Başka peygamberlere
böyle faziletli bir gece verilmemiştir. Resulullah’a “sallallahü
aleyhi ve sellem” kendisinden önceki insanların ömürlerinin ne
kadar olduğu bildirilince, kendi ümmetinin ömürlerini kısa buldu.
Uzun ömürlü olan diğerlerinin işledikleri salih amelleri
işleyemezler diye düşününce, Allahü teâlâ ona bin aydan hayırlı
olan Kadir Gecesi’ni ihsan etti. Allahü teâlâ, (Kadir Gecesi senin
ve ümmetinindir) buyurup Habibini ferahlandırdı.