Dün, elimin altındaki gazete demeti içerisinden “üniversite”ye dair iki yazı dikkatimi çekti. Bunların biri, doğrudan haber metni idi. Diğeri ise esasen edebi- felsefi bir “değer” taşımakla birlikte, buna ek olarak haber mahiyeti de olan bir yazı...
***
İkinciden başlayalım! Bizim Cumhuriyet’in Kitap ekinde
felsefeci Yusuf Örnek, Alman varoluşçuluğunun
abide ismi Karl Jaspers üzerine
yazısında bu büyük düşünürün “Bütün Eserleri”nin Heidelberg ve
Göttingen Bilimler Akademileri’nin ortak projesi olarak toplam elli
cilt halinde yayımlanmaya başlandığını “müjdeliyor”. Ve bu
elli cildin ilki olarak çıkmış “Üniversite İdesi Hakkında
Yazılar”ın bir tanıtım ve değerlendirmesini sunuyor.
Jaspers’in üniversite üzerine düşünceleri, kendisinin etkilendiği
(Kant’tan Fichte’ye
ve von Humbolt’a) düşünürlerden de hareketle
satır başlarıyla şöyle:
Üniversite, hükümetin emirlerinden bağımsızdır; bilim, kendi içinde
kendi amacını taşır; üniversite öğretimi, bilgi kazandırmaktan çok
eleştiri sanatına ve bilginin kullanımına ağırlık verir;
üniversitenin vazifesi, gençlerde hakikati arama arzusu
uyandırmasındadır; bu anlamda üniversite, insanın kültürel
varlığının gerçekleşmesine olanak sağlayan kurumdur.
***
Jaspers üniversiteyi devletten bağımsız ve onun her türlü
siyasal etkisinden uzak bir kurum olarak nitelemekle kalmaz sadece.
Daha ileri giderek, üniversitenin toplumsal hayatın ve siyaset
kurumunun eleştirildiği yer olması gerektiğini söyler.
Ve de üniversitenin, özgür araştırma ortamı ve özerk yapısı
sayesinde “milletler-üstü” ve “devletler-üstü” bir
ruhtan payını aldığını ileri sürer.
Ancak diğer taraftan, daha 1930’larda, adeta gelmekte olan
tehlikeyi sezmişçesine, sadece pratik (isterseniz
bugünden “ticari”yi ekleyin!) amaç ve hedeflere
yönelik, “faydacılık” ilkesi etrafında bir yükseköğrenim
kurumuna doğru gidişattan da şikâyetçidir. Böyle bir üniversitenin
olsa olsa üst düzey bir lise olabileceğini kaydetmiştir.
***
Bu noktada hemen daha fazla uzatmadan diğer gazete metnine
geçelim!
HaberTürk’ten Yusuf Doğan’ın
haberine...