Kemal Kılıçdaroğlu, Baykal'a yönelik kaset komplosu için ifade
vermekten kaçtı. Korkuyor. İşin bir ucunda kendisi de var. “Kan
dökülmeden başkanlığı getiremezsiniz” sözleriyle işte bu kaçışını
da gündemden düşürdü.
Ecnebi Kemal, kan siyasetine soyundu. İç savaş çığırtkanlığı yaptı.
Kendisini CHP'nin başına getiren güç odağının “dublajcısı” olarak
“Kan” dili ile konuştu. CHP, PKK'ya ağır kayıplar verdiren başarılı
operasyonları hazmedemiyor. Bu yüzden, CHP heyetinin malum raporu
Kandil ağzıyla yazılmıştır. Terör örgütüne tek laf etmediler,
güvenlik güçlerini suçladılar!
Dersimli Kemal'in Partisi, PKK'nın destekçisidir. Kan dökme söylemi
ile Terör Partisi HDP'ye daha da yaklaştılar. Seçimlerde, HDP'ye
Kızılay'lık yapan CHP yönetimi, Terör Partisi ile kaynaştı.
“Gölge CIA” olarak bilinen Stratfor'un TR 705 kodlu elemanı Mister
Sezgin Tanrıkulu “CHP'deki HDPKK'lı olarak” bu kankalığı “sembolize
eden” isimdir.
*
Kılıçdaroğlu, Doğan Holding'in ortağı olan Axel Springer şirketinin
yayınladığı Bild'e konuştu. Derin Almanya'nın gazetesinde
Türkiye'ye ağız dolusu saldırdı. Erdoğan'a “Diktatör” dedi.
Cumhurbaşkanı ise “Kan dökmek; diktatörlerin, zalimlerin,
katillerin işidir!” cevabıyla diktatörlüğe heveslenenin aslında kim
olduğunu işaretleyiverdi.