Paralel Yapı, Abant Platformu'nun otuz dördüncü toplantısını
“Demokrasinin Türkiye Sorunu” başlığıyla gerçekleştirdi. Toplantıyı
düzenleyen Paralel Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı geçenlerde
hendekçi akademisyenlere arka çıkmıştı.
Paralel Yapı'nın “Demokrasi” lakırdısına bakmayın…
Bağlı oldukları, uğruna casusluk yaptıkları Amerika ve İsrail'in
“Bağımsız Türkiye Sorunu” diye yazamadıkları için “Demokrasinin
Türkiye Sorunu” diyorlar!
Şimdiye dek kendi içinde hiçbir surette demokrasiye geçit vermemiş
olan Paralel Örgüt'ün; yapılanmalarını eleştirenlere hangi
zulümleri reva gördüğüne hep birlikte şahit olduk.
17 ve 25 Aralık 2013'de demokrasiyi/demokratik düzeni bir darbeyle
devirme girişiminde bulunan Paralel Yapı'dan söz ediyoruz!
Irak'ın gayrı meşru işgalini canla başla destekleyen ve dahi
ABD'nin lokomotifliğini yaptığı Batılı Koalisyon'un Müslüman kanı
dökmesine selam duran Paralel Yapı'nın “Demokrasi”den anladığı
mı?
Haçlı Kralı İkinci Bush'un “Irak'a demokrasi getirmek için
giriyoruz!” deyip bir milyondan fazla Irak'lının kanına girdiği
Amerikan Demokrasisi'dir!
*
Paralel Yapı'nın Abant toplantısına katılanlardan Şahin Alpay
“Karşımıza askere dayalı vesayet düzeni yerine halka dayalı,
seçmene dayalı bir vesayet düzeni çıktı” diye konuşmuş!
Mister Alpay'ın bu sözleri neden bir türlü “demokrat”
olamadığını/olamayacağını da gösteriyor…
Halka, seçmenin iradesine dayalı bir düzenden yani Demokrasi'den
şekva ediyor! 17-25 Aralık 2013 Paralel darbe girişimini canla
başla destekliyor. Sonra da, zerre miskal utanmadan Türkiye'deki
demokrasiye saydırıyor!
Şahin Alpay'ın 7 Haziran seçiminden önce yazısına “Tek Çare HDP”
başlığı attığını da hatırlıyoruz…
HDPKK'nın stratejik ortağı Paralel Örgüt'ün (ABD ile İsrail'in
yandaşı ve yalakası olan) “gazete”sinde yazıyor.
Mister Alpay da, aynen Kemal Kılıçdaroğlu gibi…
Zamanında CIA tarafından kurulan NED'in (National Endowment for
Democracy) fonladığı TESEV'in kurucu üyelerindendir!