Taha Akyol Hürriyet Gazetesi

Din ve siyaset

DİYANET İşleri Başkanı Mehmet Görmez, cemaatleri siyasetten ve ticaretten uzak durmaları için uyarmış. Arkadaşımız Fatma Aksu’nun Mekke’den bildirdiğine göre Görmez Hocamız “Cemaatleri...

15 Eylül 2016 | 1.431 okunma

DİYANET İşleri Başkanı Mehmet Görmez, cemaatleri siyasetten ve ticaretten uzak durmaları için uyarmış.


Arkadaşımız Fatma Aksu’nun Mekke’den bildirdiğine göre Görmez Hocamız “Cemaatleri siyasetin göbeğinde, ticarette, futbol ve şikede görmemeliyiz” diyor.

Çok doğru fakat eksik; siyaset de cemaatlerden uzak durmalı.

Cemaatlerin böyle uyarı gerektirecek kadar siyasete girmelerinin sebebi, siyasi güç elde etme çabasıdır, bu ekonomik gücün de kapısı açıyor.

Siyaset de sadık taraftarlar yaratmak umuduyla cemaatlere elini uzatıyor, mevkiler, makamlar sunuyor. FETÖ’nün devlette böylesine örgütlenmesinin bir sebebi gizli olması ise, öbür sebebi “bizden” diyerek mevkilere, makamlara getirilmesidir.

GÜÇ ZEHİRLENMESİ

Cemaat ve tarikatlar sosyolojik olgulardır. Yasaklamak bu çağda hukuken düşünülemeyeceği gibi ‘gizliliği’ artırması, soyutlanma yaratması gibi olumsuz sonuçları da oluyor.

Nefs terbiyesi ve ruhi olgunluk bu yapıların temel amacı olmalıdır. Öyle oldukları zaman toplumda itidal, denge, dayanışma, kötülüklerden sakınma gibi olumlu etkileri olur. Tarihte örnekleri var.

Ama işin içine siyaset girince nefs terbiyesi gibi değerler yok oluyor, korkunç bir güç zehirlenmesi başlıyor. İşte o zaman devleti ele geçirme cinnetleri doğuyor. Tarihte bunun da örnekleri var.

İslam’da ilk ihtilafların “hilafet” yani siyasi güç çekişmelerinden çıktığını, tamamen dünyevi olan bu ihtilafları dini yorumlarla meşrulaştırmaya kalkmanın birçok çatışmalara yol açtığını unutmamak lazım. İslam dünyası hâlâ geçmişin bu tür etkilerinden kurtulabilmiş değil. Onun için İslam dünyasında siyasetin rasyonelleşme düzeyi düşük, hamaset dozu yüksektir. Bu hastalık dini hayatı da erdeminden uzaklaştırıyor.

GANNUŞİ’NİN UYARISI

Bu noktada Tunuslu bilge ve âlim İslamcı lider Raşid Gannuşi’nin 19 Mayıs günlü Le Monde’daki sözlerini gündeme getirmek gerekir:

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
27 Mayıs ve Ali Fuat Başgil 02 Haziran 2024 | 729 Okunma İslam dinarı 31 Mayıs 2024 | 1.019 Okunma Devrim ve karşı devrim 29 Mayıs 2024 | 3.306 Okunma Batı’nın iki yüzü 28 Mayıs 2024 | 2.876 Okunma Okullara finans dersleri! 24 Mayıs 2024 | 1.460 Okunma