Pervin
Buldan, "Biz 23 Haziran'da İstanbul'u almayı
başardıysak Diyarbakır'ı, Van'ı ve Mardin'i kayyumlardan almayı
başarabiliriz. Ancak bunun için birlikte, beraber omuz omuza
yürümeye ihtiyaç var" dedi.
Ardından Sezai Temelli
çıktı, "Buradan bütün siyasi partilere çağrı
yapıyorum. Eğer bugün bu gasba karşı çıkmazsanız, siyaseten artık
yoksunuz. Yok olmamak için yok sayılmamak için tüm siyasi partiler
şimdi halkın iradesini yok sayan bu iktidara karşı sesini
yükseltmeli, iradesini ortaya koymalıdır” açıklaması
yaptı.
Ve en son Kandil
konuştu...
Peki sonrasında ne oldu, bir de
ona bakalım.
CHP yönetimi topyekûn ayağa
kalktı. HDP tabanından gelmeyen dozda tepkiler verildi. Kemal
Kılıçdaroğlu bunun yeni bir siyasi darbe olduğunu söyledi.
Yanındaki terörist sevici kurmay kadro, "Demokrasi elden
gidiyor" hezeyanlarına başladı.
İstanbul için tatilini yarıda kesmeyen Ekrem İmamoğlu önce tweet attı, yetmedi Diyarbakır'a gideceğini açıkladı.
Bu da yetmedi.
Önceki gün CHP'nin kurmay kadrosu Mardin'e gitti, Ahmet Türk'ün yanında bardak gibi dizilip "Kayyum'u kabul etmiyoruz" açıklaması yaptı.
HDP'li belediye başkanlarının neden görevden alındığını sanırım hepimiz biliyoruz değil mi?
İstanbul için tatilini yarıda kesmeyen Ekrem İmamoğlu önce tweet attı, yetmedi Diyarbakır'a gideceğini açıkladı.
Bu da yetmedi.
Önceki gün CHP'nin kurmay kadrosu Mardin'e gitti, Ahmet Türk'ün yanında bardak gibi dizilip "Kayyum'u kabul etmiyoruz" açıklaması yaptı.
HDP'li belediye başkanlarının neden görevden alındığını sanırım hepimiz biliyoruz değil mi?