“Dedelerimden kalma intikam var
kanımda,
Geçmişini s… Bulgar’ın Moskof’un
da,
Bir domuz görmüş gibi ayaklanır hislerim
Alçakların sesini dinlerken mikrofonda…
Yalnız şunu isterim, yalnız şunu
hatırla,
Yatmıştı Katerina Baltacının
koynunda…”
Dün… Milliyetçi muhafazakar çevrelerde bitmez tükenmez bir “Moskof
düşmanlığı” vardı. Cinsel imalarla yüklü yalanı bol
tarih hikayeleri sürekli dolaşımda tutulurdu! “Baltacı
Mehmet Paşa- Katerina” fantezisi gibi…
Necdet Sançar, Baltacı’nın “çadırının içini” hayal
edip “hem derin bir nefret, hem de cinsel haz duyduğunu” yazacak
kadar ileri gitti.
Nihal Atsız, Necip Fazıl, Kadir Mısıroğlu
vd. farkı yoktu. Ezeli Rus düşmanlığı
sürekli eril cinsiyetçi
ideolojiden beslendi yıllarca… (Bu cinsiyetçi, nobran
ve sürekli hakaret eden Türk Sağı, sözüm ona “toplumsal ahlakın”
temsilsiydi!)
İşte…
Muhafazakar Erdoğanlar, gerici-yobaz
bu ideolojik iklimde yetişti.
Bu sebeple dillerinden “üstat” bildikleri Necip Fazıllar, Kadir
Mısıroğlular düşmedi…