Referanduma artık sayılı günler var.
Partiler kampanyalarını başlattı, hangi mesajın nasıl sonuç
verebileceğine yönelik hesaplar arttı.
Ancak tüm siyasi partiler, sivil toplum örgütleri biliyor ki
Türkiye’de uzun zamandır siyasetin gündemini, halkın gündemini
belirleyen isim Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminden bu yana
giderek yükselen bir ivmeyle siyasetteki alanını genişleten
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturduktan sonra da söylediği
gibi alışılmadık bir görüntü sergiledi.
Kalpten tarafsızlığın mümkün olmadığını söylerken, başkanlık
sistemini savunurken, Ak Parti ile gönül bağının kesilmeyeceğini
vurgularken hep samimiydi.
Referandum sürecinde de Erdoğan’ın performansı belirleyici.
Muhalefet ne kadar, “ismi değil sistemi eleştirdiğini” söylese de,
“evet” yönünde oy verecek seçmen açısından düzenlemenin mahiyeti
kadar, Erdoğan için oy verdiği düşüncesi de temel motivasyon.
Bu tablo, siyaset bilimi ve sosyolojik bakımdan incelenmeyi hak
eden, incelenmesi zorunlu bir duruma işaret ediyor.
Erdoğan’ın siyasi kimliği, söylemlerinin etkileri, geliştirdiği
politikalar sadece bugün için değil yarın için de
araştırılmalı.
‘Modern bir siyasetname’
Uzun yıllardır Erdoğan’ın en yakınında bulunan isimlerden eski
Başbakan Yardımcısı, Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan’ın Turkuvaz
Kitap’tan çıkan, “Lider-Siyasi Liderlik ve Erdoğan” adlı kitabı bu
nitelikte bir eser.