Sedat Ergin Hürriyet Gazetesi

Zimmetlenme öznesi olarak Gülenci subaylar

GEÇEN hafta yazdığım altı ayrı yazıda darbe girişiminde Ankara Güvercinlik’teki Kara Havacılık Komutanlığı’ndaki darbecilerin rolünü, darbe gecesi burada olup bitenleri...

30 Mayıs 2017 | 5.402 okunma

GEÇEN hafta yazdığım altı ayrı yazıda darbe girişiminde Ankara Güvercinlik’teki Kara Havacılık Komutanlığı’ndaki darbecilerin rolünü, darbe gecesi burada olup bitenleri değerlendirmeye çalıştım.
Bugün ise konuya farklı bir açıdan yaklaşmak, bu darbeci subayların nasıl devşirildikleri, nasıl bir zihniyet ikliminde yetiştikleri, nasıl bir eğitimden geçerek örgütsel bir yapı içinde kendilerine verilen görevi kabul etme noktasına geldikleri meselesine odaklanmak istiyorum. Bu şekilde Gülen cemaatinin Türk Silahlı Kuvvetleri’ne nasıl nüfuz ettiğini, kendisine bağlı binlerce subay-astsubaydan oluşan gizli örgütlenmesini nasıl bu kadar kolaylıkla yönetebildiği sorusuna yanıt aramak istiyor

*

15 Temmuz gecesi Ankara merkezine yaklaşık 20 kilometre uzaklıktaki Kara Havacılık Komutanlığı’ndan havalanan toplam 21 helikopter gece boyunca başkentteki muhtelif hedeflere saldırılar düzenlemek, darbeci askerleri taşımak, derdest edilen komutanları nakletmek, yıldırma operasyonları yapmak gibi pek çok görev üstlenmişti. Bu faaliyetlere katılan darbeci pilotlardan altısı, TCK’nın etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanacaklarını söyleyerek itirafçı oldu; bağlı oldukları Fetullahçı organizasyonla ilgili ayrıntılı ifadeler verdi.


Bugünkü yazımda bu pilotlardan ikisi, Yarbay İlkay Ateş ve BinbaşıDeniz Aldemir’in ifadelerini değerlendirmek istiyorum. Bu iki subayı seçmemin nedeni, ifadelerinin özellikle Ankara’da son dönemde temas ettikleri cemaat “abi”si hakkında verdikleri bilgilerin örtüşmesidir.

Aldemir, ifadesine başlarken “Üzerimde taşıdığım üniformanın şerefini son kez hissetmek için bütün bildiklerimi, yaşadıklarımı ve şahit olduklarımı size anlatacağım” diye söze giriyor. Aldemir, daha sonra yazılı bir ifade daha vermiştir. Yarbay İlkay Ateş ise sözlü ifadesinden sonra yazılı olarak beş ayrı ifade daha vermiştir savcılık makamına.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Prof. Zühtü Arslan’dan İsmet Özel, Cemal Süreya, Tanpınar, Mevlana ve Pir Sultan Abdal’lı bir veda 18 Mayıs 2024 | 389 Okunma 31 Mart yerel seçim analizi (18) | MHP, Yeniden Refah, DEM ve İYİ Parti üzerinden son bir değerlendirme 17 Mayıs 2024 | 326 Okunma 31 MART YEREL SEÇİM ANALİZİ (17) CHP ve AK Parti’nin önündeki kritik sorular 16 Mayıs 2024 | 266 Okunma 31 Mart yerel seçim analizi (16) AK Parti’nin büyükşehirlerdeki gücünü ölçmek 11 Mayıs 2024 | 237 Okunma 31 Mart yerel seçim analizi (15) AK Parti’nin büyükşehirler dışındaki coğrafyada yaşadığı kayıpların dökümü 10 Mayıs 2024 | 400 Okunma