Sedat Ergin Hürriyet Gazetesi

Menderes’in asılmasının yol açtığı tarihsel kırılma

“EĞER varit ise ordu adına Milli Birlik Komitesi’nin idam kararının tasdikine icbar edilmesi (zorlama yapılması) haksız ve kanunsuzdur. Ordu adının böyle bir mevzuda kullanılması, Türk ordusunun ebedi şerefine...

26 Mayıs 2018 | 6.111 okunma

“EĞER varit ise ordu adına Milli Birlik Komitesi’nin idam kararının tasdikine icbar edilmesi (zorlama yapılması) haksız ve kanunsuzdur. Ordu adının böyle bir mevzuda kullanılması, Türk ordusunun ebedi şerefine karşı saygı duygusu ile telif olunamaz” diye konuya giriyor İsmet İnönü, Milli Birlik Komitesi Başkanı Orgeneral Cemal Gürsel’e gönderdiği mektupta.

İnönü’nün mektubu 13 Mayıs 1961 tarihini taşıyor. Yassıada’daki mahkemenin Adnan Menderes hakkında verdiği idam kararının infaz edilmesinden dört gün öncesi...

İnönü, Menderes’in asılması halinde bunun ordu ile toplumun geniş bir kesimi arasında yol açacağı kırılmayı, bırakacağı kalıcı hasarı bütün boyutlarıyla sezmiştir. Şöyle devam ediyor mektubunda: “Ordu tesiriyle bir infaz muamelesi millette orduya karşı deva bulmaz bir kırgınlık yaratacaktır. Millet ile ordu arasında girecek böyle bir hatıranın tepkisini düşünmek insana dehşet veriyor.”

İsmet İnönünün bu girişimi hiçbir sonuç getirmeyecektir. Milli Birlik Komitesi (MBK) içinde çoğunluk -Orgeneral Gürsel başta olmak üzere- idama karşı durmakla birlikte, kurul içindeki bir kanadın ordudan gelen baskıların etkisiyle son anda saf değiştirmesiyle, karar infaz yönünde değişecek ve Menderes 17 Mayıs günü asılacaktır.

Başbakan Yassıada’da hücrede ölümü beklerken, eşi Berin Menderes, infazdan tam bir gün önce 16 Mayıs’ta küçük oğlu Aydın Menderes’i de yanına alarak, yardımını istemek üzere -son çare- İsmet İnönü’yü ziyarete gider. Aydın Menderes, o görüşmeyi yıllar sonra gazeteci Altan Öymen’e şöyle aktaracaktı: İsmet Paşa’nın yüzünde derin bir teessür gördüm. Göz pınarları doluydu diyebilirim. Çıldırmış vaziyetteler. Söz dinlemiyorlar. Her şeyi yapmaya çalıştım’ dedi...”

*

Yukarıdaki alıntıları Altan Öymen’in yeni yayımlanan “Umutlar ve İdamlar, 1960-1961” başlıklı son kitabından aktarıyorum.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
31 Mart yerel seçim analizi (11) MHP üçüncü parti konumunu koruyor 02 Mayıs 2024 | 573 Okunma 31 Mart yerel seçim analizi (10) MHP’nin 31 Mart’ta aldığı sonuç nasıl ölçülebilir? 01 Mayıs 2024 | 277 Okunma 31 Mart yerel seçimi analizi (9) Bursa’da alınan sonucun ilk işareti 2019’da gelmişti 27 Nisan 2024 | 418 Okunma 31 Mart yerel seçim analizi (8) Seçim sonuçlarının İYİ Parti cephesindeki muhasebesi 25 Nisan 2024 | 428 Okunma 31 MART YEREL SEÇİM ANALİZİ (7)... CHP’nin Ege’deki rüzgârı İzmir’de hız kesince 24 Nisan 2024 | 526 Okunma