Sedat Ergin Hürriyet Gazetesi

İnsan hakları örgütlerinin gözünden PYD/YPG'nin sicili

Geride bıraktığımız günlerde Suriye’nin kuzeyi ve buradaki PYD/YPG oluşumunun ortaya çıkışıyla ilgili yaptığım bir dizi okumada, Batı’nın önde gelen iki insan hakları...

01 Şubat 2018 | 353 okunma

Geride bıraktığımız günlerde Suriye’nin kuzeyi ve buradaki PYD/YPG oluşumunun ortaya çıkışıyla ilgili yaptığım bir dizi okumada, Batı’nın önde gelen iki insan hakları kuruluşunun hazırladığı iki ayrı rapora yapılan atıflar sıkça karşıma çıktı.

Her ikisi de PYD/YPG’yi 2012 sonrasında kontrolü ele geçirdiği bölgelerde ağır hak ihlallerine yol açtığı eleştirisini getiriyor. Üstelik bunlardan biri, örgütü açıkça “savaş suçu işlemekle” de suçluyor.

Bu kuruluşlar özellikle son yıllarda Türkiye karşısında giderek yükselen eleştirel çizgileriyle biliniyor. Bunlardan biri, Londra merkezli ünlü Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International). Bu örgütün Türkiye’deki yöneticileri Büyükada toplantısı nedeniyle yargılanıyor bilindiği gibi. Dün duruşmaları vardı. Diğer kuruluş ise merkezi New York’ta bulunan İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch).

Söz konusu raporlar, aslında her iki kuruluşun da tutarlı çizgileriyle hak ihlali gördüklerinde hiçbir ayrım yapmadıklarını, radarlarına takılan her ihlali teşhir ettiklerini göstermesi bakımından da anlamlı.

Af Örgütü’nün 2015 Ekim tarihli raporu, “Gideceğimiz Hiçbir Yer Yoktu” başlığını taşıyor. Rapor, adından da anlaşılacağı gibi, PYD/YPG’nin 2012 sonrasında Kuzey Suriye’de hareket serbestisi kazanmasıyla birlikte, başvurduğu zorla yer değiştirme ve yıkım uygulamalarını çarpıcı örneklerle anlatıyor.

Söz konusu rapor, Af Örgütü temsilcilerinin Türkiye sınırının karşısındaki Haseki vilayeti ile aşağıda Rakka vilayetindeki toplam 14 ayrı yerleşim merkezinde sahada gözlemde bulunarak, bu uygulamalar nedeniyle mağdur olan insanlarla, görgü tanıklarıyla bizzat konuşarak yaptıkları tespitlere dayanıyor.

Bu tespitler 37 sayfa tutan raporda fotoğraflarla da destekleniyor. Fotoğraflarda daha çok bina enkazları görüyoruz. Yaklaşık 90 evin bulunduğu Hüseyiniye köyüne...

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
31 MART YEREL SEÇİM ANALİZİ (13) Zafer Partisi 14 Mayıs’ta tuttuğu zemini koruyor 04 Mayıs 2024 | 126 Okunma 31 Mart yerel seçim analizi (12) Yeniden Refah’ın on ayda sağladığı artış ne anlatıyor? 03 Mayıs 2024 | 313 Okunma 31 Mart yerel seçim analizi (11) MHP üçüncü parti konumunu koruyor 02 Mayıs 2024 | 574 Okunma 31 Mart yerel seçim analizi (10) MHP’nin 31 Mart’ta aldığı sonuç nasıl ölçülebilir? 01 Mayıs 2024 | 278 Okunma 31 Mart yerel seçimi analizi (9) Bursa’da alınan sonucun ilk işareti 2019’da gelmişti 27 Nisan 2024 | 436 Okunma