Türk vatandaşları önümüzdeki haziran ayından sonra, içinde
Schengen vizesi olmayan TC pasaportlarıyla AB ülkelerinde serbestçe
dolaşabilecekler mi?
Başbakan Davutoğlu başta olmak üzere Türk yetkililer umutlu bir
ifadeyle “inşallah” diyorlar...
Avrupa’da resmi ağızlar ve AB Komisyonu yöneticileri de vize
zorunluluğunun kalkması şansının yüksek olduğunu söylüyorlar...
Peki, bu durumda şimdiden “Vize işi tamam” denebilir mi?
Açıkçası, bundan kimse yüzde yüz emin değil. Yani gerek Türkiye’ye
de gerekse AB’de zihinlerde hâlâ bir şüphe var.
Evet, resmi beyanlar iyimser. Ama arada çatlak sesler de
çıkıyor.
AB ülkelerinde vize konusunda 20 Mart’ta varılan anlaşmayı hâlâ
hazmedemeyenler ve bunu sulandırmaya çalışanlar var. Türkiye’de de
AB’ye güvenmeyenlerin ve “Sonuçta vizeyi kaldıramazlar” diyenlerin
sayısı da az değil...
Kritik süreç
Haziran ayına kadar önümüzde kritik bir süreç var. Ve belki de
“Vize işi gerçekten olur mu?” sorusunun kesin yanıtı için bu
sürecin sonunu beklemek gerekecek.
Vize konusunu da kapsayan mültecilerle ilgili anlaşma, iki ana konu
arasında bir ilinti -ve denge- kurmuştu: Türkiye Avrupa’ya yasa
dışı göç hareketine karşı tedbirler alacak (geri kabul gibi) AB de
Türkiye ile bağlarını pekiştirecek adımlar atacak (vize muafiyeti
gibi)...
Vize muafiyetinin gerçekleşmesi için Türkiye’nin de yerine
getirmesi gereken şartlar var. Ankara 72 kriter içeren yasal
düzenlemeleri yapmak durumunda. Hükümet “Biz bunu Mayıs’a kadar
yetiştiririz” demişti. Sözünü tutmak için adeta zamanla yarışıyor.
Bu kriterlerin yaklaşık 60’ı ile ilgili çalışmalar tamam.
Diğerlerini önümüzdeki günlerde tamamlamak için büyük gayret
harcıyor.