Özel Okullar Derneğinin 18’inci
Geleneksel Eğitim Sempozyumu “Eğitim ve Etik” temasıyla Antalya’da
yapıldı. Binden fazla eğitimcinin bir araya gelmesi, her yıl olduğu
gibi yine güzel bir sinerji oluşturdu.
Bu sene özellikle yöneticilerin
gündeminde eğitimin dışında bir de ekonomik kriz vardı. Veya şöyle
de söyleyebiliriz; Yaşanan ekonomik kriz bu sene eğitim gündeminin
tam içindeydi.
Birçok özel okul erken kayıt
döneminde olduğu için cep telefonları pek susmadı, raporlar ardı
ardına geldi. Rekabetin iyice kızıştığı sektörde özel okul kurucu
ve yöneticilerinin zihinleri etikte, elleri
tetikteydi.
Önümüzdeki öğretim döneminde bazı
özel okulların kapanmak zorunda kalacakları konuşuldu fısıltıyla.
Yayıncılar dönen çeklerden, eğitimciler erken kayıt döneminde
dönmeyen velilerden yakındılar.
Temel liselerin ve özel öğretim
kurslarının kapatılacak olması da sempozyumun lobi gündemindeydi.
Kapatılacakları çok önceden net bir şekilde ifade edilmiş olmasına
rağmen, konu sanki sıcak bir gündemmiş gibi hararetle
tartışıldı.
Bu arada sahnede etik ve ahlak
kavramları üzerine yapılan konuşmalar zihnimde bir sürü soru
işareti biriktirdi. Ahlakın sadece belirli bir döneme ve kültüre
ait bir kavram olarak ele alınıp basitleştirilmesi, etiğinse
evrenselliğine vurgu yapılarak yüceltilmesi zihnimi biraz
bulandırdı. Ancak bu konuyu başka bir yazıda daha geniş olarak ele
alacağım.
Şimdi sizleri sempozyumdan
aklımda ve defterimde kalan bazı cümlelerle baş başa
bırakıyorum.
Çaylar!
Bizden öncekileri, “Niçin sürekli
sistemi değiştiriyorsunuz?” diye eleştirenler, şimdi de bizi hemen
değişim yapmamakla suçluyor. Biz bakanlık olarak önce zihniyet ve
kültürel değişim için altyapı çalışması yapıyoruz. İşimizin zor
olduğunu biliyoruz ama ekip olarak her geçen gün başaracağımıza
olan inancımız artıyor. Çayın demlenmesi için biraz sabır
gerekiyor. (Ziya Selçuk)
Araç-amaç
olayı
İnsanları öldürmek için de tedavi
etmek için de benzer teknolojiler kullanılıyor. Aynı algoritmayı
kullanarak faydalı olmayı veya zarar vermeyi seçebilirsiniz. Etik
işte bu yüzden çok önemli. (Nurullah Dal)
Farkındalık
hastalıktır
Uzun sakallı bir adama küçük bir
çocuk, “Amca, siz yatarken sakalınız yorganın altında mı kalıyor,
üstünde mi?” diye sormuş. Daha önce hiç düşünmediği bir durum
olduğu için adam bu soruya cevap verememiş. Ama o gece yatağa
yatınca çocuğun sorusu gelmiş aklına. Sakalı yorganın altına almış,
olmamış. Üstüne koymuş, yine olmamış. Ve saatlerce uyuyamadan
yatakta dönüp durmuş. (İnayet Aydın)
Etik
cesaret
Değer koruyarak davranmak yalnız
kalmayı göze almaktır. Ancak etik cesareti olanlar bunu göze
alabilirler. Kalabalıklara uyanlar hiçbir şeye karışmadan sadece
sonuçları eleştirirler. Ama unutmayın! Hiçbir yağmur tanesi de
kendisini selden sorumlu tutmaz. (İnayet Aydın)
Sevmek bir ömür
sürer
Merzifon’da 100 yaşını geçmiş
duayen bir öğretmen var. Onun elini öpüp, “Bana eğitimle ilgili çok
önemli olduğunu düşündüğün bir tavsiye verebilir misiniz?” diye
sordum. “Öğrencileri sevin” dedi. Mesele bu kadar basit. (Mustafa
Safran)
Önümüzdeki ay cömert
olacağız
Değerler eğitiminin geldiği nokta
biraz garip. Okulda saygısızlık yapan çocuğu uyarıyorsunuz. “Hocam,
saygı geçen aydı. Bu ay tasarruf ediyoruz” diyor. Çocuklar değerler
eğitiminin temalarını ay sonuna kadar uyguluyorlar. (Hasan
Bacanlı)
Eylemsizsiniz
Gerektiğinde hiçbir şey yapmamak
da önemli bir eylemdir. (İonna Kuçuradi)
Toparlayacak
olursak
Anne babalar evi bir
toparlayabilse, biz okulları kolay toparlarız. (Mustafa
Safran)