Galatasaray evinde zaten berabere bitirmiyor, ya yeniyor, ya
yeniliyor.
Rakibi de oyunu kaybetmeyen, deplasmanda kazanmayı bilen bir ekip.
Tribünlerde taraftar var ama full değil. Avrupa'da yoksun, kupada
elenmişsin, bu maç da 2016-17 sezonunu bitirmiş oldu. Beşiktaş, 2-3
rakibinden biri olan Fenerbahçe'yi Anadolu'dan topladığı puanlarla
devirdi. Galatasaray'la işini kendi bitirdi, Başakşehir ise ayakta
ama grogi durumda. Ligi beklentinin de ötesinde çok erken bitirmek
üzere... Beşiktaş dışında hiç kimsenin 70 puanı göremeyeceğini
düşünüyordum.
Bu tablo da netleşti.
Tudor'u Rize'de seyrettikten sonra bu maça taktiksel anlamda kafa
yoracağını düşünüyordum. Tudor kurtarıcı değil, sezon başı
antrenörü... Galatasaray, buraya kadar laylaylom idman yaparak
geldi buraya kadar. Tudor hem fiziksel olarak sıkılaştırmak
istiyor, taktiksel olarak da çalışıyor ama sezonu kaybetti. Sezon
içi antrenörü değil benim için Tudor, bunu cebime koydum.
Fakat sezon başı için iyi olabilir.
Tudor'un hücuma geçtiği zaman arkada üçlü stoper fikri vardı,
hücumlarda Carole öne çıktı. Savunmada ise Carole geriye gelip
svunmayı dörtledi. Ne var ki şampiyonluk yarışında olman için
Tolga'yı oyuna almazsın.
Bence 0-0'ken bile alınmaz, hoca 1-0'ken aldı. Bu halde Tolga'yı
sokmak "Ben 3-0 yenilmek istemiyorum" demektir. Yaz için bir şey
söylemem, iyi bir çalıştırıcı olabilir. Savunma disiplini vardı ama
kulübün şartlarına sen uyacaksın.
Şu an sezon başı değil. 7 puan önde olan takıma bakarsan bir sürü
hücumcu var. Hatta Gökhan Gönül de sakatlanmasaydı, Aboubakar
hamlesini de yapacaktı. Kendi oyununu oynayarak ligi sürklase etti.
Ersun Yanal'lı Fenerbahçe sezonu gibi erken biter.
Galatasaray'ın bundan sonra çok puan kayıplarını göreceğiz. Hatta
şunu söyleyeyim, Podolski bir anda, Japonya'ya dahi gidebilir, 3
milyonu kurtaralım diyebilir.