Çok iyi hazırlanan bir Galatasaray ve hazırlanmayan Trabzonspor
vardı. Burada Trabzonspor çok kötü desek, Galatasaray'ın coşkusuna
yazık olur. İlk yarı tek taraflı bir maç oldu. Belki de Türk
Telekom Stadı'nda en mahkum oynayan takımdı Trabzonspor. Mazisine
ve cv'sine yakışmayacak bir oyundu Trabzonspor için ama bunu oraya
götüren Galatasaray'dı.
Son yıllardaki nadir maçlardan biriydi izlediğim.
İlk yarıda gol geliyorum diyordu. Eğer ilk yarı 1-0 bittiyse bu
tamamen Galatasaraylı oyuncuların kaçırdığı goller veya
beceriksizliktendi. Trabzonspor son yıllardaki en kötü oyunlardan
birini oynadı.
Galatasaray top kendisindeyken de rakipteyken de çok iyi oynadı.
Trabzonspor'a 5-6 pas yaptırmadı hem de öndeyken. Hem topu rakipten
çabuk kazandılar hem de atağa hızlı çıktılar.
Dursun beyin giderayak yaptığı en iyi şey Fatih Terim'i getirmekti.
Çünkü takımlarını son viraja coşkulu sokan, oynatan bir teknik
adamdır.
Rıza Çalımbay 1 tane çok önemli hata yaptı.
Zira Abdülkadir, Sosa, Yusuf ve Burak top rakipteyken futbol
oynamıyor. Olcay formda veya formsuz ama en önemlisi şudur; oyun
disiplinine sadıktır.
Rakip Türk Telekom'da G.Saray ise ve iki bek de geliyorsa en
azından Abdülkadir veya Yusuf'u kesmeliydi Çalımbay. İlk yarı
Galatasaray'ın en iyisi Mariano idi. Muslera ilk yarı hiç tehlike
yaşamadı. Bir de hakemin, Selçuk'un ayağına basan Pereira'ya
kırmızı göstermemesi vardı. Daha sonra Sosa da kart gördü ayağa
basmaktan ama o sarıydı. Başakşehir'in kazanması G.Saray için
problem olmamıştır.
İçerideki her maçı böyle oynar, sorun deplasman...
Ama futbol öyle bir oyun ki, oyunun sonunda öyle bir gol olur ki...
Tıpkı dünkü gibi... Feghouli bir faul yapıyor ki oyunun sonu diye
kart göstermiyor hakem. Sahanın en kötü oyuncularından biri öyle
vuruyor ki, Muslera da Burak 'ın defans arkası koşularını düşünüp
önde olduğu için gol oluyor.
Maçı izlemeyen biri 2-1'i görse, "Oo iyi sonuç" falan diyecek. Ama
maç öyle değil. 2-3 dakikalık görüntülerde de G.Saray'ın oyunu
gösterilmez.
Trabzonspor için jeneriklik gole rağmen sonuç prestij kaybına
uğratmaz ama oyun uğratır.
Tıpkı topal gibi!
Zaten iyi oynayan ve gününde olan Bafetimbi Gomis , Okay Yokuşlu
ile yaptığı mücadele sonunda ikinci golü attı. Burada da önemli bir
detay var.
Okay, Mehmet Topal gibi... Ön liberoda hata yapma lüksü var çünkü
arkasında iki stoper duruyor. Topal'daki yanılmalar gibi Okay da
burada yanıldı. Okay ister istemez arkamda oyuncu var diye düşündü
ve gol geldi. Yani ön liberolar stoperde kendi mevkii gibi
oynayamaz.