DAEŞ denen vahşi terör devleti Fransız halkını çok kötü biçimde vurdu. Her terörist saldırı aslında insanlığa bir saldırıdır. Tüm ölenler için Fransa toplumu ile beraber biz de Türkiye toplumu olarak yas tutalım. Nagehan Alçı'nın dün Milliyet gazetesinde çok haklı olarak önerdiği gibi Boğaziçi'nin her gün ışıklandırılan iki köprüsü 3 günlüğüne Fransa bayrağının renkleriyle donansın. Boğaz köprülerinin bu görünümü uluslararası medyada da yankı bulacak ve haber olacaktır. Hem vicdanlı hem de Türkiye lehine bir iş olur bu.Terör örgütünün adı ne olursa olsun yaşanan bir insanlık trajedisidir. Öte yandan devletlerin terör karşısında ikiyüzlü tutumu devam ediyor. Fransa bu alçak terörist saldırılarla sarsıldığı aynı gün meclisinde PKK terör örgütünün azılı liderlerini ağırladı. Başka söze gerek yok...
***
DAEŞ meselesinin bizi ve bölgemizi ilgilendiren yönünü de bu
bağlamda analiz etmek gerekiyor... Ben en başından beri Türkiye
olarak DAEŞ ile sınırımızın ötesinde kara savaşı yapılmasına
şiddetle karşıyım. Elbette kendi ülkemizi koruyacağız ama daha
ötesi son derece yanlış olur. Türkiye'yi bu göreve itmek
isteyenlere HAYIR denmelidir. DAEŞ artık bir tip postmodern
devlettir. Bu terörist devlet yapılanmasının bu coğrafyada kalıcı
olacağı kanaatindeyim. Son 1 senedir yaşananları dikkatle takip
ederek anlamaya çalışıyorum ve net kanaatim budur. Maalesef acı
gerçek budur...