Dün de ifade ettiğim gibi 3 sene önce bugünlerde kaybettiğimiz
Toktamış Ateş esasen Kemalizmden hiç taviz vermedi, ödünsüz bir
Atatürkçüydü ama dindarları aşağılamak, küçümsemek, hor görmek gibi
Kemalist aydınlarda yoğun olan özellikler Toktamış Hoca'da hiç
yoktu. Zaten o yüzden bir gün geldi ve toplumun çoğunluğunu sürekli
aşağılayan o bağnaz Kemalistlerle yolu ayrıldı.
Farklı düşüncelerle, kendine zıt fikre sahip aydınlarla diyaloğu
her zaman önemsedi. En zor zamanlarda İslamcı yazar Abdurrahman
Dilipak'la yan yana ortak barış mesajları verdi. Birlikte TV
programı yaptılar 90'larda...
***
Dilipak ile beraber program yaptığı için Kemalistlerden yemediği
küfür kalmadı. Hatta o yüzden Cumhuriyet'te 'Bıktım senden Dilipak'
diye mizahi bir yazı yazmıştı. 27 Mayıs'ı, 12 Mart'ı, 12 Eylül'ü ve
28 Şubat'ı yaşamış biri olarak nasıl darbe öncesi "ortam
yaratıldığını" iyi biliyordu. TSK'nın Kemalist ideolojinin
savunucusu olması hoşuna giderdi ama "Kemalizmi korumak için"
TSK'ya bağlı derin güçlerce insanların öldürülmesini asla kabul
etmeyen bir vicdana sahipti Toktamış Hoca...
***
Kemalistlerle büyük ayrışmayı ise 2006'da yaşadı. 2006'ya damga
vuran derin cinayetlerden sonra, bir söyleşisinde "Bir darbe ortamı
hazırlanmak isteniyor" diye herkesi uyardı. Darbe ortamının
yaratılması sürecine Kemalizm adına katlanamazdı. İşte bu
söyleşiden sonra içinden geldiği Kemalist aydınlarla bağları
tamamen koptu...
***
Kısacası Toktamış Hoca askeri darbeye karşı çıktığı için
Kemalist kesimden dışlandı... Hayat ne garip... Vefat ettiği tarih
olan 2013'ten 15 sene hatta 10 sene önce vefat etse Toktamış
Hoca'nın cenazesi Genelkurmay Başkanlığı ve Cumhuriyet gazetesi
tarafından kaldırılırdı. Ama 2013'te cenazesinde, senelerce yazı
yazdığı Cumhuriyet'ten ve Atatürkçü generallerden hiç kimse
yoktu.
***
Cuntacıların darbe ortamı yaratma tezgâhlarına karşı çıktığı
için Toktamış Hoca'yı yalnız bıraktılar. İnsan çok öfkeleniyor. Bu
kadar mı vefasız olunur be kardeşim... Bu kadar mı hain olunur be
kardeşim... Toktamış Hoca ömrünü Atatürk'ü daha çok sevdirmeye ve
Atatürkçülüğü daha çok benimsetmeye adamış. Bu konuda binlerce
konferans vermiş, binlerce sayfa kitap yazmış, binlerce saat
televizyon konuşması yapmış...
***
Ama bütün bunlar unutulmuş, 2006'dan itibaren terör
yöntemleriyle bir darbe ortamının yaratılmasına karşı çıktığı için,
Kemalizmi kendine kalkan yapan bir askeri darbeyi reddettiği için
tüm bu emeği yok sayılmış ve sükût suikastıyla manen öldürülmüş
Ateş. Dürüst ve namuslu tavır koyduğu için dışlanmış,
kovulmuş...
***
Bu ülkede Kemalistlerden işte bu yüzden bir halt olmaz... İşte bu vefasızlıkları, hainlikleri, arkadan vurma ve adam satma huyları yüzünden bir halt olmaz. Hayatını Atatürk'e ve Atatürkçülüğe adamış Toktamış Ateş'e yapılana kalleşlik denir. Nur içinde yat Toktamış Hocam... Tarih seni gururla, bu kalleşlikleri ise utançla anacak...