AK Parti iktidarı, devleti yönetirken desteğe muhtaç olduğu her
dönemeçte MHP, devreye girerek ona omuz verdi. Hassas günlerde
devletin ve milletin menfaati neyi gerektiriyorsa MHP onu
yaptı.
Sn. Devlet Bahçeli'nin 15 Temmuz’dan itibaren sergilediği "kâmil
devlet adamı duruşu" ise tarihe geçecek kıymettedir. Darbeye
teşebbüs edildiği ilk saatler içinde hemen Başbakan Sn. Binali
Yıldırım'ı arayarak seçilmiş hükûmetin ve devletin yanında ve
darbecilerin karşısında olduğunu açıkladı. Bu açıklama, iktidara da
millete de rahat bir nefes aldırdı. Aksi olsa, en azından sussaydı
diğer muhalefet de susabilir ve darbenin yönü değişebilirdi.
Devlet Bey, darbe ihaneti savuşturulduktan sonraki bütün
konuşmalarında da şuurla ve aklıselimle hareket etti. MHP Genel
Başkanı, bu tavrı sadece darbeye karşı göstermedi. Türk emniyet
kuvvetlerinin FETÖ, DAEŞ ve PKK'ya karşı verdiği mücadeleyle
ordumuzun sınır ötesi harekâtında da eksiksiz destek verdi. Öyle ki
zaman zaman yaptığı konuşmalar bir muhalefet lideri değil kabine
mensubu gibi oldu. Aslolan insanın fikrinin iktidar olmasıdır. Dava
adamı böyle düşünür. Bugün MHP iktidar değil, fakat fikri ve
kadroları iktidardadır.
Devlet Bahçeli, siyaset sahnemize yeni bir üslup getirmiştir. Bu
üslupta esas, parti taassubu değil milletin bekası ve devletin
devamlılığı ve kudretinin geliştirilmesidir.