Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hindistan ziyaretinde yine “Dünya beşten
büyüktür” dedi. Erdoğan şöyle devam etti: “BM'nin özellikle de
Güvenlik Konseyi'nin yapısının bir an önce reforme edilmesi
şarttır. Örneğin dünyanın önemli ülkelerinden 1 milyar 310 milyon
nüfusa sahip olan Hindistan'ın içinde olmadığı bir Güvenlik
Konseyi'nin sağlıklı bir yapıya sahip olduğunu kim iddia edebilir.
1 milyar 700 milyon nüfusa sahip olan İslam dünyasının temsil
edilmediği Güvenlik Konseyi ne kadar adil olabilir? Şu anda geçici
üyelerin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde bir değeri var
mı? Yok... Dönüşümlü bir Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne
ihtiyacımız var. Hepsi daimi üye olacak.”
Erdoğan bu cümleleri sürekli kuruyor, gittiği hemen her ülkede
BM'ye sesleniyor. Haksız da değil, kabul edelim ki, dünyanın mevcut
düzeninde Doğu ve Batı arasında hegemonik bir ilişki biçimi var.
Batılı karar veriyor ve bu kararlar, güneyiyle kuzeyiyle, doğusuyla
batısıyla tüm dünya için geçerli oluyor. Dünyanın düzeninde temelde
ikili bir karşıtlık var, aslında ondan çok, Doğu'nun Batı
tarafından ikincil bir statüde değerlendirilmesi var. Bu ikincillik
ve alt statü durumu da, Doğu'yu kendini ifade edemeyecek hale
getiriyor.