Oruç tutanlar, kıyamet gününde
yüksek bir şerefe nail olacaklardır.
Sual: Ramazan ayının
dışında tutulan oruçlara da, oruç tutma sevabı verilmekte
midir?
Cevap: İnsanların yaptığı
her bir ibadetine karşılık olarak, bire on, bire yedi yüz, bire
sonsuz ecir, ücret verileceği Kur’ân-ı kerimde bildirilmektedir. Bu
sebeple insan, gücü, kuvveti, imkanları yerinde iken, namazlarını
kılmalı, ramazan ayının dışında da, oruç tutmalıdır. Zira kıyamet
gününde oruç, bir güzel suret alarak, Allahü teâlânın hitabına
mazhar olacaktır. Allahü teâlâ, oruca; “Ya oruç, sen
memnun olduğun şahısları alarak Cennete
gir!” buyuracaktır. Daha sonra, Allahü teâlâ; “Ya
oruç, benden başka ne arzun varsa iste” buyuracak ve oruç da, razı
olduğu kimseler için çeşitli şeref ve meziyetleri isteyip almaya
muvaffak olacaktır. Böylece oruç tutanlar, kıyamet gününde yüksek
bir şerefe nail olacaklardır. Ayrıca oruç tutanlar, birçok Cehennem
ehli Müslümana şefaat edebilme imkânına da kavuşacaklardır. Bütün
bunların üstünde olarak, oruç tutanlar Peygamber efendimize komşu
olacak ve cenab-ı Hakkın cemalini görmeye de nail olacaklardır.
Hadîs-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Ramazan-ı şerif ayında
oruç tutup, ardından Şevval ayından da altı gün daha oruç tutan,
bir yıl oruç tutmuş gibi olur.)
(Ramazan-ı şerif ayında
orucunu tutup, ardından Şevval ayında altı gün daha oruç tutan,
günahlardan, anadan doğduğu gün gibi sıyrılır,
kurtulur.)
***
Sual: Neşeli zamanlarda
anlamı güzel olan şiirleri söylemenin, okumanın dinen bir mahzuru
var mıdır?
Cevap: Düğün, ziyafet,
sünnet, bayram, sefer dönüşü gibi sevinmesi lazım olan yerlerde
helal olan ses ile neşelenmek mübahtır. Bu sesler, nefse değil,
kalbe kuvvet verir. Mevâhib-i ledünniyyede deniyor ki:
“Resûlullah efendimiz Mekke’ye
girdiği zaman, önünde ibni Revaha beyitler okuyarak gidiyordu.
Hazret-i Ömer bunu görünce;
-Resûlullah efendimizin önünde
şiir okunur mu? diyerek darıldı. Resûlullah efendimiz
de;
-Bırak ya Ömer, mâni
olma! Bu beyitler kâfirlere, ok atmaktan daha çok
tesirlidir buyurdu. Buradan anlaşılıyor ki, nefsi
azdıran şiirleri okumak caiz olmayıp, harpte kafirlere zarar
verici, onları üzücü şiirleri okumak caizdir.”
Günahları, kusurları, azapları
anlatan kasideleri, ilahileri dinleyerek, üzülmek, tevbeye sebep
olmak sevaptır.