Muhammed aleyhisselam ve Eshab-ı kiramdan çoğu, Kur’ân-ı kerimi tamamen ezberlemişti...
Sual: Âyet-i kerimeler, Peygamber efendimiz zamanında bir araya
getirilip kitap hâline gelmiş mi idi yoksa vefatlarından sonra mı
kitap hâline getirildi?
Cevap: Cebrâil aleyhisselam, Peygamber efendimize her sene bir kere
gelip, o ana kadar inmiş olan Kur’ân-ı kerimdeki âyetleri,
Levh-il-mahfûzdaki sırasına göre okur, Peygamber efendimiz de
dinler ve tekrar ederdi. Resulullah efendimiz ahireti teşrif
edeceği sene, Cebâil aleyhisselam iki kere gelip, tamamını
okudular. Muhammed aleyhisselam ve Eshab-ı kiramdan çoğu, Kur’ân-ı
kerimi tamamen ezberlemişti. Eshab-ı kiramdan bazıları da, bazı
kısımları ezberlemiş, birçok kısımlarını yazmışlardı. Muhammed
aleyhisselam, ahireti teşrif ettiği sene, halife hazret-i Ebu
Bekir, ezber bilenleri toplayıp ve yazılı olanları getirtip bir
heyete, bütün Kur’ân-ı kerimi, kâğıt üzerine yazdırdı. Böylece,
Mushaf denilen bir kitap meydana geldi. Otuzüç bin Sahabi bu
Mushafın her harfinin, tam yerinde olduğuna söz birliği ile karar
verdi. Sûreler belli değildi. Üçüncü halife hazret-i Osman,
hicretin 25. senesinde, sûreleri birbirinden ayırdı. Yerlerini
sıraladı. Altı tane daha Mushaf yazdırıp, Bahreyn, Şam, Mısır,
Kufe, Yemen, Mekke ve Medine’ye verdi. Bugün, bütün dünyada bulunan
mushaflar, hep bu yedisinden yazılıp, çoğalmıştır. Aralarında bir
nokta farkı bile yoktur.
***
Sual: Kur’ân-ı kerimdeki sûre ve âyetlerin sayılarında farklılık
var mıdır?
Cevap: Kur’ân-ı kerimde 114 sûre ve 6236 âyet vardır. Âyetlerin
sayısının 6236'dan az veya daha çok olduğu da bildirildi ise de, bu
ayrılıklar, büyük bir âyetin, birkaç küçük âyet sayılmasından veya
birkaç kısa âyetin, bir büyük âyet, yahut sûrelerin evvelindeki
Besmelelerin bir veya ayrı ayrı âyet sayılmasından ileri gelmiştir.
Bu hususta Bostân-ül-ârifînde geniş bilgi vardır.
***
Sual: Peygamberlerin de kendi aralarında üstünleri var mıdır varsa
bunlar hangi peygamberlerdir?