Kefaret orucuna, ramazana ve bayramlara rastlamayacak
şekilde başlamalıdır. Sual: Bir kimse,
kefaret orucuna başlasa, altmış günü tamamlamadan hastalansa ve ara
verse, bir kadının da muayyen günü başlasa ve ara verse, bunların
kefaret orucuna baştan mı başlamaları gerekir?
Cevap: Kefaret orucu, hastalık, yolculuk gibi
bir özür ile veya bayram günlerine rastlamak sebebi ile bozulursa
yahut ramazan ayına rastlarsa, yeniden altmış gün tutmak lazım
olur. Bayram günlerinde bozmazsa, yine yeniden başlaması lazım
olur. Kadın, hayız ve nifas sebebi ile bozunca, yeniden başlamaz.
Temizlenince geri kalan günleri tutarak, altmışı tamamlar. Fakat,
yemin kefareti olan üç gün art arda tutulacak orucu bu sebeple
bozan kadının da, üç günü, yeniden tutması lazım olur. Kefaret
orucuna, ramazana ve bayramlara rastlamayacak şekilde başlamalıdır.
Recebin birinci günü kefaret orucuna başlayıp, şabanın sonunda,
altmış günü tamam olmasa, üç günlük yola gitmeyi niyet ederek
vatanından çıkar. Ramazanın birinci günü, kefaret orucuna niyet
eder. Çünkü misafire ramazan orucunun edası farz değildir, kaza
etmesi caizdir. ***
Sual: Teravih namazının dışındaki tesbih namazı gibi nafile
namazları cemaatle kılmanın dinimiz açısından mahzuru var
mıdır? Cevap: Sirâciyye fetva
kitabında, teravih ve güneş tutulması namazlarından başka olan
nafileleri cemaat ile kılmanın mekruh olduğu bildirilmektedir.
Gıyâsiyye fetva kitabında, Şeyh-ul-imâm Serahsî hazretleri
buyuruyor ki: “Nafile namazı cemaat ile kılmak, ramazandan başka...
Gazete Oku Mobil Uygulama
Uygulamadan Takip Edin.